Muzaffer Kılıç Ölümünün 12. yılında SITKI SOYLU'yu yazdıMUT’UN KÜLTÜR ABİDESİ SITKI SOYLU’YU ÖLÜMÜNÜN 12. YILINDA ÖZLEMLE, SAYGIYLA VE RAHMETLE ANIYORUZ Yıllar ne de çabuk geçiyor..daha dün gibi.Sıtkı Soylu ağabeyimiz rahmetli olalı 12 yıl olmuş.Anıları sımsıcak taptaze.Özlemle,rahmetle ve saygıyla anıyorum. Can dostum, arkadaşım, hocam, esin kaynağım, gerçek Mut sevdalısı Sıtkı Soylu hakkında yazmak benim için pek kolay değil. Herkes Mut’ta Gazeteci Sıtkı Soylu’yu tanır, bilir. Rahmetle, saygıyla anarak biraz daha yakından tanımaya çalışalım. 15 Ekim 1927 yılında Mut’ta doğdu. Babası, Çerkez asıllı Kırım Türklerinden Mehmet Yaver’dir.(Yaver Hoca)Mut mahkemesinde Mustantık(Sorgu yargıçlığı) yapmıştır. Annesi, Sıdıka hanımdır. İkisi erkek üçü kız, beşkardeşlerdi. Kardeşlerin hepsi rahmetli olmuştur. İlkokulu Mut Cumhuriyet İlkokulunda, Ortaokulu Silifke’de okumuştur. Ortaokul arkadaşları arasında rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal ve ünlü ilahiyatçı Profesör Dr. Agâh Çubukçu da vardır. Lise 1.sınıfı Adana’da okudu. Öğrenimine bir süre ara verdi. Daha sonra Lise öğrenimine Ankara’da devam etti ama liseyi bitiremeden okuldan ayrılmak zorunda kaldı. Karaman Yeniköy(medreselik) ve Mut’un Tuğrul köylerinde Öğretmen vekilliği yaptı.Karapınar ve Kadınhanı ilçelerinde Ziraat Bankası memuru olarak çalıştı.Memuriyetin baskıcı,tekdüze yapısı bir gönül adamı olan Sıtkı Soylu’ya zor geldiğinden memuriyet hayatına pek alışamadığından istifa etti,. Memuriyetten ayrılınca Karaman’da çeşitli ticari faaliyetlerde bulundu. Tuhafiyecilik Bakır işletmeciliği, Otobüs işletmeciliği yaptı. Maalesef ticari hayatın katı ve acımasız kurallarına uyum sağlayamadı, sebat gösteremedi. Karaman da kaldığı süre içerisinde Belediye Meclis Üyeliği yaptı.”Bizim Karaman” ve “Haber” Gazetelerini çıkardı. Karaman’da Dil Bayramı etkinliklerinin öncülerinden olduğunu da yakinen biliyorum. 1972 yılında Karaman’dan Mut’a döndü. Kendi deyimi ile;”Avrat yurdundan ata yurduna”1972–1974 yılları arasında Mut Belediyesi Elektrik-Su İşletme Müdürlüğü yaptı.1973 yılında MUT’TAN HABER GAZETESİNİ çıkarmaya başladı. 1956 yılında Karaman eşrafından zengin ve geniş bir sülaleye sahip olan Hindioğulları’ndan Ali efendinin kızı Zehra hanımla evlendi. Nur içinde yatsın. Zehra abla’yı 2 Ocak 2001 tarihinde toprağa verdik. Zehra abladan bizler ailece çok şeyler öğrendik. Tam bir hanımefendiydi. Rahmetli derdi ki: Bir topluma gidildiğinde, karnının içinde ne var?Ne yedin demezler.Adamın üstüne başına bakar ona göre değer verirler.Toplumdan çıkınca da konuşmasına göre değer verirler.Onun içindir ki herkes giysisine ve konuşmasına çok dikkat etmeli.Dilinden düşürmediği duası da şu idi:”Ay Allahım dibe yatırıp gapıya bakıtma.İki gün yatak,üçüncü gün toprak nasip eyle.” Öyle de oldu. Bir tek gün hasta yatmadan rahmetli oldu. Uğruna ölünecek sevdalar vardır. Sıtkı Ağabey ölümüne sevdiği vefalı eşinin ölümüne dayanamadı. Eşinin cenazesi defnedilirken mezarlıkta çok sarsıldı. Koluna girdim, teselli etmeye çalıştım, kendinde değil gibiydi. Dedi ki: Muzaffer Hoca artık benim için yaşamanın bir anlamı kalmadı. onbeş gün sonra beyin felci oldu.28 Mart2001 günü de rahmetli oldu. Mut’ta Kayısı Bayramı ve Karacaoğlan Şenliklerinin başlatılmasında emeği geçen öncülerden biridir. Mut Folklor ünü ve elsanatlarını tanıtımında çok emeği vardır. Kayısı Bayramları onun çabalarıyla halkla bütünleşen gerçek bir şölen oluyordu.Gazetelerin sanat dergileri Mut’un kültürel etkinliklerini konu alan özel sayılar çıkarıyordu.”Şiir akşamları”,”Aşıklar Şöleni”,Halk Oyunları ekipleri”Mut’a gurur veriyordu.Uluslararası Karacaoğlan Sempozyumu Mut’un adını dünyaya tanıtıyordu. Rahmetli İhsan Hınçer’in çıkardığı Türk Folklor Araştırma Dergisine çok sayıda Mut derlemeleri yazdı. Mut Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde bir bülten çıkarılmasına destek verdi. Bu bülten daha sonra çıkacak olan İÇEL KÜLTÜRÜ nün temelini oluşturdu. Halk ozanı Karacaoğlan’ın mezarının Mut’ta olduğunu Edebiyat tarihçilerinin itirazı olamayacak şekilde belgelerle kanıtladı. karacoğlan ve Karacakız anıt mezarlarının yapılmasını sağladı. Bu anıt mezarların günümüzde çok bakımsız olduklarını da söylemek zorundayım. Yalnızcabağ-Değirmenlik yaylasındaki NUREDDİN SOFİ’ yi anma etkinliğini başlattı. Ne yazık ki Karaman oğlu Beyliğinin Kurucusu günümüzde anılmaz oldu. Sıtkı Soylu’nun siyasi kimliği de oldukça renklidir. Rahmetli Mehmet Manav’la birlikte Millet Partisinin Mut teşkilatını kurarlar. Millet Partisi CKMP’ NE dönüşünce Adalet Partisi saflarında yer alır.12 Eylül 1980 Darbesi sonrasında bir ara gözaltına alındı.1983 yılında Doğru yol Partisi Mut İlçe teşkilatını kurarak kurucu başkanı oldu.1984 yerel seçimlerinde DYP’nin Belediye Başkan adayı oldu. SITKI SOYLU’NUN YAYINLANMIŞ VE YAYINLANMAYA HAZIR KİTRAPLARI YAYINLANMIŞ KİTAPLARI 1-YUNUS EMRE 1965 2-KARACAOĞLAN 1973 (Rivayetler-Gerçekler) 3-KARACAOĞLAN:1974 (Sözlük, Bibliyoğrafya, Deyişat, Etnoğrafik ve Topoğrafik unsurlar) 4-KARACAOĞLAN:1975 (Vecdi Yarman ile birlikte) 5- AĞITLAR VE YAKIMLAR:1997 (Orta Göksu havzasından Derlemeler) 6-KURTULUŞ SAVAŞINDA MUT VE MUTLULAR (1973, 1989, 1997 Basımları var.)
YAYINLANMAYA HAZIR KİTAPLARI 1-KARACAOĞLAN SÖZLÜĞÜ 2-YUNUS EMRE SÖZLÜĞÜ 3-KARACAOĞLAN (Güldeste, Türkü notaları ilaveli)
ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞI VE TAMAMLAYAMADIĞI ESERLERİ 1-MUT ANSİKLOPEDİSİ 2_KARACAOĞLAN ŞİİRLERİNDE BEŞ AYLAR 3-BİR DEVLET KURUCUSU NURE SOFİ 4-KARACAOĞLAN’IN ANIT MEZARI (MEZARIN MUT’TA OLDUĞUNA DAİR BELGELER) 5-YETMİŞİNDEN SONRA (ŞİİR) Gerçek bir Mut Sevdalısı olan Sıtkı Soylu, Mut’un en güzel göründüğü yer, Zeyker yaylasıdır derdi. Zeyker yaylasından Mut’a bakarak yazdığı Mut Güzellemesi şiirini dostlarımla paylaşmak istiyorum.
MUT GÜZELLEMESİ Gönül kurtulmuşta zembereğinden Yayla sehil dolaşıyor hal şaşkın Ak gedik’ten, Sertavul’un belinden YAĞMUR YAĞAR, KAR SEPELER SEL COŞKUN
Kar’ekşide, gün görünmez kavaktan Kırkpınar’da Kevser akar savaktan SÖZ ETMEDEN DURAMIYOR DİL COŞKUN
Kestel yaylağının öte yüzünde Cem Sultan’a sofra yaymış özünde Kapızında, koyağında düzünde YAR DİBİNDE GÜMBÜR GÜMBÜR SEL COŞKUN
Çoğlağı’da akşam olur burada ikindi Göksu, allı morlu kemer takındı Adıras guruptan kına yakındı EFİL EFİL GARBİ ESER ÇAL COŞKUN
Karabela, Eğri dağ’a yaslanır Etekleri lale sümbül süslenir Anacından Karac’oğlan seslenir MIZRAP SARHOŞ, PARMAK YORGUN TEL COŞKUN
Habire de deli gönül habire Yari olan yarin öğer habire Yörük kızı bişşek döğer habire DÜĞÜN MÜ VAR ÇARDAK ÇATMA EL COŞKUN
Sıtkı methin eyler düşürmez dilinden Gâhî dilden söyler gâhî gönülden KEKİK KOKAR, BÜLBÜL SESLER GÜL COŞKUN Sıtkı Soylu, Doğan Altay ve Muzaffer Kılıç bir kültür sacayağı oluşturmuştuk. Paneller, Sempozyumlar, Konferanslar düzenledik. Radyo programları yaptık. Yıllarca süren radyo programımızın adı; ŞURDAN… BURDAN... İLLE DE MUT’TAN idi. Sıtkı Soylu rahmetli oldu. Doğan ağabey rahatsız, Muzaffer hoca tek başına ne yapabilir ki? Giyimi, kuşamı, kişilik özellikleri ve yaşam biçimi ile çağdaş, aydın, laikliği yaşam biçimi olarak benimseyen, örnek alınacak, Mut’umuzun yetiştirdiği büyük değerlerden biri olan Sıtkı Soylu’yu toprağa verirken duygularımı şöyle dile getirmiştim:
EL OLDU GİTTİ Umutlar canlanıp çiçek açarken Candan seven diller dua saçarken Yaşama sevinci yitip uçarken GÖÇTÜ SOYLU ÇINAR YOL OLDU GİTTİ
Doyumsuz sohbeti, bilge sözüyle Mutluluk yansıtan aydın yüzüyle Belli etmeden çektiği sızıyla YETMİŞDÖRT YILLIK ÖMÜR YEL OLDU GİTTİ
Mutluluğun erdemle sefasıyla Ölümüne sevdanın cefasıyla Uğruna can vermenin vefasıyla ERİDİ, TÜKENDİ KÜL OLDU GİTTİ
Olup bitenin farkına varmadan Bunca yılın hatırını sormadan Eşini dostunu üzüp yormadan KARA YAZGISINA KUL OLDU GİTTİ
Muzaffer KILIÇ, giden geri gelmez Yürek acısını tatmayan bilmez Ölümler bile dostluğunu silmez AKTI GÖZYAŞLARIM SEL OLDU GİTTİ
Karacaoğlan Anıt mezarının kitabesine yazdırdığı ve dilinden düşürmediği Karacaoğlan’ın şu dörtlüğü sanırım onun yaşam felsefesini çok iyi ifade ediyor. KARACAOĞLAN DER Kİ: HER SÖZÜN HAKTIR YİĞİT OLMAYANIN YALANI ÇOKTUR CEHENNEM YERİNDE HİÇ ATAŞ YOKTUR HER KUL ATAŞINI KENDİ GÖTÜRÜR Her zaman saygı ve sevgi ile anılacak, değerli dost, Sıtkı SOYLU ağabeyimize bir kez daha Allahtan rahmetler dileyerek saygı ile anıyorum.
Muzaffer KILIÇ Mut ADD Başkanı |
2414 kez okundu |
Yorumlar |
TEŞEKKÜR 28/03/2013 12:05 Muzaffer Hocam kalemine sağlık.Yazı için teşekkürler Misafir - EFDAL |