Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi29
Bugün Toplam666
Toplam Ziyaret850177
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
İrfan Ünver NASRATTİNOĞLU
nasrattioglu@hotmail.com
TUNA NEHRİNDEKİ TÜRK ADASI ADAKALE
15/02/2023
Romanya ile Sırbistan (Eski Yugolavya) arasındaki Tuna Nehri’nin ortasında yer alan Adakale Osmanlı coğrafyasında yer aldıktan sonra, savaşmadan elimizden çıkmış olan bir Türk yurdudur… Bu yurt maalesef zamanın T.C. devletini yönetenlerin ihmalleri yüzünden kaybedilmiş; daha sonrati aşamada Romanya ile Yugoslavya’nın Tuna üzerinde kurdukları baraj yüzünden bu Türk yurdu, yani Adakale’miz haritadan çıkarılmıştır!...
Romanya seyahatlerimden birisinde, Adakale’nin bulunduğu bölgeyi gezip görmek ve sular altında kalmadan önce bu adada yaşamış olan bazı insanlarla görüşmek istadim. O tarihteRomanya Kültür Bakanlığı Müsteşarı olan, Tatar asıllı dostum Cenan Bolat’la birlikte harekete geçtik…
O gün saat tam 11.00’de Bükreş’ten ayrılmıştık. Yol mükemmeldi. Piteşti kentine değin 100 km.lik yol otobandı. Sanayi kenti olan Piteşti’deki rafineri hemen göze çarpıyordu.
Drobeta Turnu Severin kentine vardığımızda bizi Valilik Kültür Müdürü karşılamış ve konaklayacağımız mekâna götürmüştü. Cafer İslam adlı Türk de bize rehberlik edecekti…Cafer mükemmel Türkçe konuşuyordu. Adakale’de doğmuştu.
Adakale gerçekten, her Türk’ün yüreğinde sancıydı; ama Adakale’de doğmuş, yaşamış olanların yüreklerindeki sancı mutlaka çok daha farklıydı. Çünkü artık Adakale diye bir kent yoktu ve bu minik ada-kent, Romanya ile Yugoslavya’nın inşaa ettikleri baraj sularının altında kalmıştı!...
Cafer İslam iş adamıydı. Romen bir ortağı vardı. İş projeleri vardı. TIR yolu üzerinde Türkiye örneği “kendin pişir, kendin ye…” restoranı açmak istiyordu. Restoranda devamlı Türk müziği seslendirecekti. Zira “karşı yakadaki Yugoslavlar da Türk müziği dinlesinler” diyordu.
Adakale sular altında kalırken, halkın bir kısmı Turnu Severin’e geçip yerleşmiş, bir kısmı da anavatan dedikleri Türkiye’ye göç etmişti. T.C.Hükümeti buradan göç edenlerin bir kısmını Eskişehir’e iskân etmişti. Dolayısıyla Eskişehir ile Turnu Severin arasında manevi bir bağ oluşmuştu. 1991 eylülünde Turnu Severin’den bir folklor ekibini Eskişehir’e davet etmiştik ve vali de Eskişehir’e gelip ağırlanmıştı. Eskişehir’deki konukseverliğe aynı ölçüde karşılık vermek istiyorlardı ve o akşam geniş bir sofra hazırlamışlardı.
***
25 Mart sabahı pıril pırıl bir bahar sabahına , kuş sesleriyle zinde bir şekilde uyanmıştım. Tuna’ya baktım, çarşaf gibiydi!...Ama Tuna küskün, dingin ağlamaklı idi, sanki!... Saat 10.00’da muhteşem bir kahvaltı sofrasına oturmuştuk. Sonra öğle saatlerinde Konuk Evi’nden ayrılmıştık. Önde motosikletli bir polis, ardında eskort aracı ve biz…Drobeta Turnu Severin’i daha iyi tanımak için bir dizi ziyaretlerde bulunmuş, ayrıntılı bilgiler almış ve şehri dolaşmıştık. Burası 120 bin nüfuslu bir kentti. Tersane, haddehane, vagon-dingil fabrikası, kantar-terazi-baskül, et kombinası ve mobilya üretimi vardı. Türkiye’den kalkıp gelen bir Bingöllü vatandaşımız da fırın açmış ve Türk usulü ekmek üretimine başlamıştı. Kentte yaklaşık 18 aile içinde 60 Türk yaşıyordu.
Ertesi gün, Tuna Nehri’nde gezinti yaptık. 2000 km.lik Tuna’nın en derin yeri (120 m.) olan “Kazanlar”a kadar gittik. Bir taraf Romanya, karşı yakada ise Sırbistan’ın “Tekke Köyü” ve “Karataş Köyü”, yani bir zamanlar bizim insanlarımızın yaşadıkları yerler vardı…Orşova sahilinde başlayan gemi yolculuğumuz “Dubova Köyü” iskelesinde bitmişti…
Orşova Tuna üzerindeki bir liman kenti. Baraj inşaatı sırasında sular altında kalan Adakale’nin yerine yeniden inşaa edilmiş, tipik bir Romen kenti. Burada modern bir ortodoks kilisesi yapılmış. 10 Hektar arazi üzerinde oluşturulan “Ana Manastırı”nda bulunan rahibelerin güzellikleri karşısında çok şaşırmış olduğumu belirtmek isterim.
Orşova, 18.yy.da kurulan bir kentti. Ama burada M.Ö.2.yy da da Varna adlı bir yerleşim birimi vardı. Romalılardan kalma bir de kale bulunuyordu. 6.yy. da Bizans ordusu, 14.yy da da Osmanlı gelip işgal ettmişti. 20.000 nüfuslu kentte 10-12 hane Türk yaşıyordu. Adakale sular altında kalmadan once, Abdülhamid tarafından cami için gönderilen 560 kg ağırlığında ve 19x16 m eb’adındaki muhteşem bir halı, Köstence’ye götürülmüştü…


1108 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ROMA'YI KURAN TÜRKLER E T R Ü S K L E R - 29/10/2024
ROMA'YI KURAN TÜRKLER E T R Ü S K L E R
BİLGE KAĞAN - 25/10/2024
BİLGE KAĞAN
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA - 04/10/2024
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA
ÖLÜMÜNÜN 500. YILDÖNÜMÜNDE ŞAH İSMAİL HATAYİ - 01/10/2024
(Ve Türk’ün Türk’ü kırdığı Çaldıran Savaşı)
TÜRKLERİN EFSANEVİ ATASI DEDE KORKUT - 24/09/2024
TÜRKLERİN EFSANEVİ ATASI DEDE KORKUT
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA - 20/09/2024
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi - 17/09/2024
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi
ÇİNGENELER = ROMANLAR - 13/09/2024
ÇİNGENELER = ROMANLAR
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER - 10/09/2024
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER
 Devamı