Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi113
Bugün Toplam260
Toplam Ziyaret859600
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762

ÜRETRA DARLIĞI NEDİR, NASIL TEŞHİS EDİLİR, TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

ÜRETRA DARLIĞI NEDİR, NASIL TEŞHİS EDİLİR, TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

            Üretra darlığı hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilen boşaltım sistemindeki bir yapısal bozukluktur. Üretra idrar yollarının son kısmıdır ve sağlıklı bir vücutta kadın ya da erkekler için genellikle 8-9 mm çapındadır. Üretra çapındaki daralmalar kişinin konforunu ciddi şekilde etkileyerek idrar çıkışının zorlu ve ağrılı olmasına neden olabilir. Tedavi edilmeyen üretra darlığı başlangıçta küçük problemlerle kendini gösterebilirken gittikçe büyük bir sorun olarak hastanın yaşamını olumsuz yönde etkileyebilir. Ciddi daralmalar sonucu ise böbrek kaybı dâhi ortaya çıkabilir.

            Üretra hastalıkları ileri yaştaki erkeklerde daha sık ortaya çıkar. Ancak kadınlarda da enfeksiyon ve doğuma bağlı üretra daralması görülebilir. Üretrotomi, dilatasyon, üretroplasti, kalıcı ve geçici stent uygulaması, lazerle üretra darlığı tedavisi gibi teknolojinin sağladığı imkanlar ve tecrübeli hekimlerin öncülüğünde bu sorunun önüne geçilebilir.

ÜRETRA DARLIĞININ NEDENLERİ NELERDİR VE NEDEN OLUR?

            Üretra erkeklerde ve kadınlarda farklı anatomi ve uzunluklara sahip olan boşaltım sisteminin sonundaki organdır. Üretranın anatomisini ve deformasyonlarının önemini anlamak için boşaltım sistemi hakkında bilgiye sahip olmak hastalar için önemlidir. Boşaltım sisteminin ana ve en büyük işleve sahip organı böbreklerdir. Böbrekler içinde sistematik şekilde süzülen kandan idrar ayrıştırılır. Böbreklerin son kısmı olan toplayıcı kanallarda kandan ayrıştırılan idrar mesaneye doğru ilerler. Toplayıcı kanallarda ilk defa idrar formunu kazanan sıvı madde, vücuttan atılmadan önce mesaneye gönderilir. Böbrek ile mesane arasındaki iletimi sağlayan organ üreterdir. Yaklaşık 25-30 cm uzunluğundaki üreter idrarı mesaneye iletir. İdrar mesanede bir süre bekledikten sonra vücuttan atılmak için üretraya doğru ilerler.

            Üretra, erkeklerde 15-20 cm arasında değişen uzunluktadır. Kadınlarda ise daha kısa olup yaklaşık 4 cm’dir. Kadınlarda üretranın daha kısa olmasının nedeni kadın ürogenital sistem organlarının karın boşluğunda erkeklere göre daha fazla alan kaplamasından kaynaklanır. Çünkü erkeklerde testisler ve penis vücudun dışında yer alırken, kadınlarda vajina, rahim ve overler karın boşluğunda yer alır. Erkeklerde üretranın daha uzun olması, görülen hastalıklar ve anatomik deformasyonların kadınlardakine oranla daha fazla olmasını açıklar. Yani erkeklerde üretra darlığı sorunu kadınlara kıyasla daha sık görülür.

            Üretra darlığı, pek çok farklı nedene bağlı olarak oluşabilir. Üretra darlığı şu nedenlerle ortaya çıkabilir:

Endoskopi, kateterizasyon gibi invaziv bir işleminin neden olduğu travma,

Klamidya gibi ürogenital enfeksiyonlar,

Radyasyon tedavisi,

Üretra ya da prostatta oluşan tümöral yapı,

Sonda takıldıktan sonra oluşan üretra hasarı,

Böbrek taşı operasyonu sonrası deformasyon,

Vajinal doğum ile üretranın travması.

            Kadınlarda üretra darlığı erkeklere göre daha semptomatik ilerler ve belirtileri daha kısa sürede hissedilir. Kadınlarda en sık nedenler vajinal doğumdaki travmalar, operasyon sırasındaki travmalar ve enfeksiyonlardır.

            Üretra darlığı için günümüzde basit operasyonlar ile düzeltilebilen, başarılı sonuçlar vadeden tedavi yöntemleri bulunur. Bu nedenle üretra darlığından şüpheleniyor ve hastalığın nedenlerinin kendinizde mevcut olduğunu düşünüyorsanız bir sağlık kuruluşundan kolayca randevu olabilirsiniz.

ÜRETRA DARLIĞI NASIL TEŞHİS EDİLİR?

            Üretra darlığı ameliyatı için uzman hekim seçimi ve hekim-hasta arasındaki güven çok önemlidir. Hastalığın kaynağında özellikle operasyon sonrası travmalar yer alıyorsa hastanın güvendiği bir hekime muayene olduktan sonra tedavinin başlaması başarıyı etkileyebilir. Üretra darlığı tanısı almadan önce hastalar ortak şikâyetlerle kliniklere başvurabilir. Tanının kesinleşmesine kaynak olan bu belirtiler genellikle şöyle sıralanabilir:

İdrar yaptıktan sonra mesanenin tam boşalmadığı hissi,

İdrar yaparken yanma ve ağrı,

Püskürür şekilde idrar çıkışı,

Kanlı ya da koyu renkli idrar,

Erkeklerde ejakülat (meni) içeriğinde kan,

Sistit öyküsü,

Gün içinde idrar sızıntısı,

Karında sıklıkla ağrı hissi,

Sızıntı şeklinde idrar çıkışı.

            Üretra darlığını düşündüren şikâyetlerle kliniğe başvuran hastaların detaylı öyküsü değerlendirilir. Fiziki muayene yapıldıktan ve öykü dinlendikten sonra tanıyı netleştirmek için bazı ek tetkikler istenir. Kesin tanı için gerekli olabilecek tetkikler şunlardır:

 

USG,

BT,

Kan testi,

Sistoskopi,

Retrograd üretrografi,

Üroflowmetri testi (idrar akış testi).

İdrar çıkış hızı, idrar çıktıktan sonra mesanenin boşalma derecesi, üretra çapının yeterliliği gibi ölçütler tanıya yardımcı olur. Bu tetkikler ve görüntüleme yöntemleri sayesinde üretra darlığı tespit edilebilir ve hastaya kesin tanı konulabilir.

ÜRETRA DARLIĞININ TEDAVİSİ NASIL YAPILIR, TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELERDİR?

            Üretra darlığı idrar yaparken ağrı, yanma hissi verebilir ve idrar yaptıktan sonra mesanenin yeterince boşalmadığını hissettirebilir. Üretra darlığı farklı nedenlerle oluşabilir ve her hasta için farklı seyir gösterebilir. Başlangıç seviyesinde bir daralma varsa ve tedavi edilmezse ilerleyen dönemlerde ciddi sorunları beraberinde getirebilir. Üretra daralması tedavi edilmediğinde kanalda daralmanın derecesi artar ve tıkanmalar oluşabilir. Bu durum; idrar ve idrar içeriğinin birikmesine bağlı böbrek taşı oluşumu, böbreğin iş yükünün artması, enfeksiyon gelişimi gibi sorunlara yol açabilir. Geciktirilen tedaviler böbrek kaybına kadar giden tablolara yol açabilir. Bu nedenle üretra darlığı teşhisi konulan hastaların henüz birkaç semptom gösterirken tedavi edilmesi ve sorunun ilerlemeden çözülmesi önem taşır.

            Üretra darlığı gözlenen her hastada tedavi ve takip prosedürü aynı değildir. Darlığın boyutuna göre takip aralığı ve planlanan tedavi modeli değişebilir. Ürodinami testi yapılan hastalarda saniyede 10 mililitreden daha az idrar çıkışı oluyorsa obstrüksiyon (tıkanma) ya da darlık olabilir. Tedavi en doğru ve konforlu yöntem düşünülerek hekim ve hastanın ortak kararıyla planlanır. Bu tedavi yöntemleri günümüzde şu şekilde uygulanır:

Dilatasyon: Üretradan mesaneye doğru ince bir sonda ile girilerek kanal genişletilir. İşlem öncesinde anestezik krem uygulanır.

Lazerle üretra darlığı tedavisi: Anestezi ile yapılan bu işlem için darlığın küçük bir alanda olması şartı gerekir. Tedavi için kanaldan ilerletilen ve ucunda lazer cihazı olan tüp yardımıyla darlık olan kısımdaki doku alınır. İşlem sonrası birkaç gün sonda kullanılması gerekir.

Üretroplasti: Darlık oluşan alanın 2 cm’den uzun olması durumunda üretranın bu kısmı üretroplasti adı verilen açık cerrahi operasyon ile alınabilir. Üretranın darlık olan kısmı alındıktan sonra ise kanalın açıkta kalan uçları birleştirilir. Hastalar için ilk hedef kapalı ameliyattır. Açık ameliyat kaynaklı yara izleri olmaması için kısa sürede uygulanan ve pansuman gerektirmeyen tedaviler planlanır. Ancak ciddi darlık durumlarında açık ameliyat tek seçenek olabilir.

Stent Uygulaması: Özellikle erkeklerde penise yakın kısımdaki bulböz üretrada meydana gelen darlıkların tedavisinde stent en etkili yöntem olabilir. Kalıcı veya geçici şekilde uygulanabilir ve lokal anestezi altında yapılır.

            Günümüzde medikal teknolojinin ilerlemesi sayesinde üretra darlığı ameliyatı kapalı ve açık olarak planlanabilir. Operasyonlarda ilk hedef yara izi olmayan ve kısa iyileşme süresi gerektiren konforlu çözümlerdir.

82 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın