EGZERSİZ ARTIK İLAÇGünümüzde değişen yaşam tarzımız, beslenme alışkanlıklarımız ve fiziksel hareket azlığı gibi bir takım olumsuz şartlar bir araya geldiğinde obezite (şişmanlık) riski artmaktadır. Yapılan araştırmalar dünyada olduğu gibi ülkemizde de fazla kilolu olma ve obezite sıklığının giderek arttığını ve obezitenin özellikle çocuklarımızı ve gençlerimizi etkisi altına almaya başladığını göstermektedir. Obezite ile mücadele gerçekte pek çok hastalıkla mücadele demektir. Obezite, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, bazı kanser türleri, solunum sistemi hastalıkları, kas iskelet sistemi hastalıkları gibi pek çok sağlık probleminin oluşmasına zemin hazırlamakta, hayat kalitesi ve süresini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu sebeple obezite ile mücadele etmek ülkemizin geleceği için son derece önemlidir. Obezite ile mücadele edebilmek için dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktivite çok önemlidir. Fiziksel aktivite en basit hali ile enerjiyi harcamak için vücudun hareket etmesi olarak tanımlanmaktadır. Ancak dünyada olduğu gibi ülkemizde de gelişen teknoloji, rahat hayatı kabullenme ve yaşam tarzı haline getirmeden dolayı fiziksel inaktivite durumunda artışlar gözlenmektedir. Bakanlığımız tarafından 2002 yılında yapılan "Sağlıklı Beslenelim, Kalbimizi Koruyalım" araştırma raporuna göre toplum genelinde düzenli olarak fiziksel aktivite yapanların tüm toplum için oranının %3,5 düzeyinde olduğu görülmüştür. Diğer bir deyişle toplumun %96,5'i düzenli olarak fiziksel aktivite yapmamaktadır. Bu durum kronik hastalıklar için ortak bir risk faktörü olan fiziksel inaktivite; meme ve kolon kanserlerinin yaklaşık %21-25'inin, diyabetin %27'sinin ve iskemik kalp hastalığının %30'unun ana nedeni olduğu tahmin edilmektedir. Oysa ki egzersizin; diyabetin önlenmesinde çok önemli olduğu bilinen bir gerçektir. Düzenli yapılan egzersiz diyabeti %30 azaltmaktadır. Toplum olarak egzersiz yapmayı; bir spor merkezine yazılmak ya da uzman eşliğinde hareketler yapmak olarak algılamaktayız. Oysaki hayatımızın her anında yapabileceğimiz hareketleri egzersize dönüştürebileceğimizi ve bunun faydalı olabileceğini hiç düşünmeyiz. Mesela; özel donanım ve ders gerektirmeyen, güvenli, basit, ücretsiz ve günde 30 dakika yapabileceğimiz bir egzersiz olan yürüyüşün vücut için fizyolojik ve psikolojik yönden bir çok faydası vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;
* Yürüyüş kalbi, akciğerleri ve dolaşımı güçlendiren aerobik bir egzersizdir. * Düzenli bir yürüyüş programı sonucunda kalp ritmini düzenler, hem de kan basıncı azalabilir. * Yürüyüş ayrıca metabolizmayı hızlandırır ve kalorileri yakar. * Yürüyüş dayanıklılığı artırır. * Yüksek kan kolesterol ve trigliserit düzeylerini etkileyerek damar hastalıkları riskini azaltır. * Vücudun su, tuz, mineral kullanımını dengeler. * Depresyon ve kaygı bozukluğu riskini azaltır. * Kasların tonusunu sağlayıp kasları güçlendirir, kas gerginliğini azaltır. * Kemikleri sağlamlaştırır, osteoporozu önler, eklemlerin esnekliğini korur. * Sindirime ve atıkların atılmasına yardımcı olur. Evde, işte ve dışarıda yürüyüşle ilgili yapılabilecek işler konusunda lütfen şu hususlara dikkat edilmelidir: * Kahvaltı ve akşam yemeğinden bir-bir buçuk saat sonrasında yürünmelidir. Kısa mesafelerde arabaya binmek yerine yürüyüş tercih edilmelidir. * TV izlemeye ayıracağınız zamanı yürüyüşe ayırmak ve komşularınızı ziyaret etmekle değerlendirebilirsiniz. * İş yerinizde asansör yerine merdiveni kullanılmalı ya da birkaç kat önce inerek gideceğiniz kata yürümeyi tercih etmeliyiz. * Ofisinizde telefon kullanmak yerine görüşmek istediğiniz kişinin yanına gitmeyi istemeliyiz. * Öğle tatilinde iş yeri binanızın etrafında bir tur atabiliriz. * İşe giderken birkaç durak önce inerek gideceğiniz yere yürüyerek gitmeliyiz. Park yerinin en uzağını tercih ederek yürüyüş mesafesini uzatabiliriz. * Birini beklerken volta atabiliriz. Şehir yürüyüşü yaparak yeni mekanları keşfedebiliriz. * Sahilde oturup güneşlenmek yerine, yürüyerek dalgaları izleyebiliriz. Fiziksel aktivitenin artırılması sadece bireysel değil toplumsal bir sorun olup toplum tabanlı bir yaklaşım gerektirmektedir. Bu amaçla 10 Mayıs "Dünya Sağlık İçin Hareket Et Günü" kapsamında toplumda fiziksel aktivitenin önemi, sağlık üzerine etkileri hakkında farkındalık oluşturmak amacı ile Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Toplum Sağlığı Merkezlerimizde "SAĞLIK İÇİN HAREKET ET" sloganından yola çıkarak çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. |
847 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |