Kıbrıs Barış Harekatının 41. Yıldönümü Kutlandı

                Kıbrıs Barış Harekatı’nın 41. yıldönümü nedeniyle düzenlenen etkinliklerin ilki Cumhuriyet alanında törenle başladı. Törene Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, AK Parti Mersin Milletvekili Mustafa Muhammet Gültak, CHP Mersin milletvekilleri Hüseyin Çamak, Aytuğ Atıcı ile çok sayıda mücahit, gazi ve vatandaşlar katıldı.

                Atatürk anıtına çelenk konulmasının ardından Dz. Binbaşı Hızır İlyas Gürsoy günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. 15 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs’ta ilhakı askeri yoldan gerçekleştirmek isteyen Yunan subayları ve onların maşalarının, dönemin Rum lideri Makaryos’u devirerek kontrolü ele aldığını ve Türkleri ortadan kaldırmak amacıyla harekete geçmek için hazırlığa başladıklarını belirten Gürsoy, "Ancak Yunanlıların ve onların oldu bittisine göz yumman diğer ülkelerin hesaba katmadıkları şanlı ve mutlu başlangıç, 20 Temmuz 1974 sabahı, gemilerimizin Girne kıyılarında ve hava indirme birliklerimizin Kıbrıs semalarında bir güvenlik ve özgürlük sembolü ile başlamış, kısa sürede Kıbrıs Türk halkı ile buluşma gerçekleştirmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri, 2. Dünya Savaşından beri icra edilmemiş ve daha sonra diğer ülkelerin de örnek alacağı müşterek bir harekatla Kıbrıs’ta kahramanca mücadele eden mücahitlerimizle birleşmiş ve Adada barış ve huzuru geri getirmiştir" dedi.

                Gürsoy, Türk ordusunun ve Türk milletinin Kıbrıs Türk halkının her zaman yanında olacağını da sözlerine ekledi.

                KKTC Mersin Konsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu da, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramının 41. yıldönümünü Kıbrıs Barış Harekatının başlangıç noktası olan Mersin’de kutlamanın heyecanını ve mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. Mersin’in, Kıbrıslı Türklerin barış ve huzura açılan kapısı olduğunu vurgulayan İnanıroğlu, bu nedenle Mersin ve yöresinin, kendileri için tarihsel öneminin çok büyük olduğunu vurguladı.

"BİZİM İÇİN TEK GARANTİ, TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN GARANTİSİDİR"

                1963 yılında Kıbrıs Türkü’nün, kendi devletinden silah zoru ile dışlandığını, yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını anlatan İnanıroğlu, "Kıbrıs Türk halkı 1963-1974 yılları arasında yaşadığı acı olayları Türkiye’nin 1960 Garanti Anlaşması’nın 4. maddesine dayanarak etkin ve fiili garantörlük hakkını kullanarak 1974 yılında gerçekleştirdiği Kıbrıs Barış Harekatının zaferiyle atlatmış, barış ve huzur ortamına kavuşmuştur. O günden bugüne Kıbrıs’taki iki toplum kendi bölgesinde huzur içerisinde yaşamaktadır" diye konuştu.

Kıbrıs Türk tarafı ile Kıbrıs Rum tarafı arasında bu barış ortamını yasal hale getirecek müzakerelerin, Birleşmiş Milletler nezdinde iyi niyetle sürdürüldüğünü hatırlatan İnanıroğlu, sözlerine şöyle devam etti:"Kıbrıs Türk halkı geçmişte yaşanan acı olayların bir daha yaşanmaması için güven içerisinde yaşayabileceği siyasi eşitliğe dayalı, iki toplumlu, iki kesimli federal bir çözüme ulaşılmasını arzu etmektedir. Ancak bu anlaşmanın garanti altına alınmasını istiyoruz. Her iki taraf arasında varılacak anlaşmanın BM Güvenlik Konseyi, AB gibi kuruluşlar tarafından garanti edilmesi gibi çeşitli senaryolar dile getirilmektedir. Ancak, Kıbrıs Türk halkı için hayati önem taşıyan tek garanti, Türkiye Cumhuriyeti’nin garantisidir. Kıbrıs Türkü geçmişteki o zorlu günleri atlatıp bugünlere Türkiye’nin sıcak ilgisi, maddi ve manevi yardımları ve neticede etkin ve fiili garantörlük hakkını kullanarak 1974 yılında gerçekleştirdiği Kıbrıs Barış Harekatının zaferi ile ulaşmıştır. 20 Temmuz sabahı doğan güneş ile birlikte Kıbrıs Türk halkı aydınlığa kavuşmuştur. Bu bakımdan bizim için olmazsa olmaz olan varılacak bir anlaşmada Türkiye Cumhuriyeti’nin etkin ve fiili garantisinin devamıdır."

                Konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının bugünlere ulaşmasında ve halkın huzur ve güven içerisinde geleceğe umutla bakmasında en büyük desteği olan Türkiye’ye teşekkür eden İnanıroğlu, "Kıbrıs Türk halkı, her türlü izolasyona rağmen her alanda gelişmeye devam etmiştir. KKTC’nin kalkınması ve gelişmesi için her zaman yanımızda olan, madde ve manevi her türlü yardımda bulunan Türkiye Cumhuriyeti’nin son dönemde ’asrın projesi’ olarak adlandırılan, KKTC Su Temin Projesini hayata geçirecek olması bizim için son derece önemlidir. Bu bağlamda devletimizin emin adımlarla yoluna devam etmesinde, KKTC’nin bugünlere ulaşmasında en büyük desteği aldığımız Türkiye’ye teşekkür ederiz" ifadelerini kullandı.

                Konuşmaların ardından Cumhuriyet alanındaki tören, halk oyunları ekiplerinin gösterileriyle sona erdi.

Yorumlar