Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Türkiye'nin lojistik ve ulaştırma planlarında geç kalması nedeniyle Mersin'in büyük bir yatırım fırsatını kaçırdığını belirterek, “Mersin'de konteyner hub limanı yapmak isteyen Çinliler, biz geç kalınca döndüler Limasol'u satın aldılar” dedi.
MTSO Başkanı Aşut, MTSO Tedarik Zinciri Akreditasyon Test ve Ar-Ge Merkezi'nde yeni nesil teknolojileri de kullanarak tersine mühendislik ve simülasyon çalışmaları yaptıklarını dile getirdi. Çukurova Kalkınma Ajansı (ÇKA) desteğiyle burada yeni nesil teknolojilerle lojistikte neler yapabileceklerine ilişkin çalışmalar gerçekleştirdiklerine işaret eden Aşut, lojistik sektörünün de artık teknoloji çağının yaşandığı dünyaya daha hızlı girmesi, MTSO laboratuvarından faydalanması, hatta projeler hazırlaması gerektiğini söyledi.
Yeni nesil teknolojilerle lojistiğe destek olma yönünde çalıştıklarını, çalışmaya da devam edeceklerini vurgulayan Aşut, “Çünkü Mersin'in, Akdeniz'in kuzeyinde ve en doğal bölgede bir lojistik merkez. Yatırımlar konusunda sıkıntılı süreçler geçirdik, geçirmeye de devam edeceğiz belki. Sonunda hükümet politikaları olarak yazılsa da eksiklerimiz ve gecikmelerimiz var. Bu yatırımların önümüzdeki süreçte yapılması yönünde her türlü baskı ve lobi çalışmamız sürecek” diye konuştu.
Akdeniz Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği'nin (ASCAME), tüm üyeleri ile MTSO'ya Lojistik Komitesi Başkanlığını verdiğini anımsatan Aşut, “Bunu biz istemedik, onlar verdi. Bu noktadan baktığınızda ASCAME de Mersin'in bir lojistik merkezi olması gerektiğini görüyor. Eninde sonunda bir hükümet politikası olarak Mersin lojistik merkez olarak mutlaka ön plana çıkacaktır. Gecikmeler var. Bardak dolmadan taşmıyor. O çerçevede belki önümüzdeki süreçte bunları farklı şekillerde değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.
Çukurova Bölgesel Havalimanı'nın altyapı ihalesine giren firmaların güçlü firmalar olduklarına dikkat çeken Aşut, en kısa sürede ihale sürecinin sonuçlanarak inşaatın başlaması için bu firmalara destek olmaları gerektiğinin altını çizdi. Aşut, “Onları desteklemeliyiz. Kent olarak bunun arkasındayız, olmalıyız. Ufak tefek çatlak sesler çıksa da kişilerin menfaatlerine dokunsa da Çukurova bunu istiyor ve yapılacak” şeklinde konuştu.
Türkiye'nin lojistik ve ulaştırma planlarında geç kalması nedeniyle Mersin'de konteyner hub limanı yapmak isteyen Çinlilerin, Limasol'a gittiklerini belirten Aşut, şunları söyledi: “Çin, Avrupa Birliği'ne girebilmek için ılıman bir bölge istedi ve Mersin Limanı'nın dışında yapılmak istenen konteyner hub limanı onlar için önemliydi. Bu işi onlar yapmak üzere harekete geçtiler. Birçok çalışmayı yaptılar, fakat Türkiye olarak biz geri kaldık. Türkiye'nin lojistik master planı, lojistik ulaştırma planlarında geç kaldığımız için, o ihaleyi süratlendirmediğimiz için Çinliler döndüler Limasol'u satın aldılar. Limanı demiyorum, Limasol'u satın aldılar. Mersin, büyük bir yatırım fırsatını kaybetti. Onlar bize, 'Dışarıdaki liman için ihaleye çıkın, gerekli lobiyi yapın' dediler, yaptık. 'SEKA Limanı'nı ihaleye çıkın, orayı alalım' dediler ama biz geç kaldık. Geç kalınca da o insanların bekleme durumu yok. Çünkü Çin'in büyümesi bir devlet politikası, lojistik altyapısını hazırlamak zorundaydı ve kalktılar Limasol'u satın aldılar. Son aşamaya geldiler. Kaçırdık biz bazı şeyleri.”
SEKA Limanı'nın şu anda yine özelleştirmede olduğuna işaret eden Aşut, şöyle devam etti: “Biz gerekirse SEKA Limanı'nı bölge hinterlandında bulunan odalarla borsalarla ve Deniz Ticaret Odamızla satın alacağız. Başka şansımız yok. Bu bölgeyi harekete geçirecek bir alternatif limanımızın olması lazım. MIP (Mersin Uluslararası Liman İşletmesi A.Ş.) bizim ortağımız, bizim projemiz, Mersin'in firması. Ancak sadece MIP ile kalmamalı, daha büyümeli. İskenderun'da bulunan limanlar da bizim limanlarımız, Çukurova'nın limanı. Sonuçta bu bölgeye hizmet veriyor. Bu çerçevede yatırımlar konusunda geç kalıyoruz. Ama şu andaki durum biraz daha süratlendi gibi görünüyor. İnşallah önümüzdeki süreçte yeni kurulacak hükümette bu iş daha farklı boyuta gelecektir, biraz daha süratlenecektir ve Mersin hak ettiği yeri mutlaka bulacaktır.”