Merhaba;

Ülkemiz geçtiğimiz hafta yine doğal bir felakete sahne oldu. İzmir ve çevresinde can ve mal kaybı yaşandı. Ülkemize ve İzmir'e geçmiş olsun.

Şimdi biraz geriye gidelim:

Bir maden kazası yaşanmıştı bir yöremizde. Madeni işleten şirketin, onu denetlemeyen bakanlığın. Bakanlığın işini savsakladığını görmeyen ve uyarmayan devletin ve aklınıza ne gelirse; bu konuyla ilgili herkesin sorumluluğu ve o oranda suçu vardı bu kazada. Yalnızca ekmek için o madende gün yüzü görmeden çalışırken hayatını kaybedenler masumdu.

Devleti eleştir ve suçla, haklısın

Bakanlığı suçla, haklısın,

Maden işletmesini suçla haklısın.

Kadere isyan et, yine haklısın.

Peki, ölü sayısı çok daha fazla, devlet saklıyor diye ciyak ciyak bağırırken amacın ne?

Henüz kimin yaptığı bilinmeyen ya da bir terör oluşumunun üstlenmediği bombalı bir saldırı sonrası:

Dumanlar tütüyor, patlamanın şoku henüz olay yerini terk etmemiş. Ölüler var etrafta, yaralılar ve panik halinde insanlar şaşkınca bakışıyorlar. İlk müdahaleler yenice yapılmaya başlanıyor. Korkunç bir manzara ve hasar henüz tam tespit edilememiş...

Devleti eleştir ve suçla, haklısın

İçişleri bakanlığını suçla, haklısın,

Güvenlik önlemlerini suçla, haklısın

İsyan et, haklısın.

Peki ölü sayısı çok fazla, devlet saklıyor diye ciyak ciyak bağırırken amacın ne?

TSK bünyesindeki bir birliğimiz sınır ötesi bir harekatta saldırıya uğrayarak X sayıda şehit veriyor. Saldırı anı ve devamında yaşananlar henüz çok sıcak..

Devleti eleştir ve suçla, haklısın.

Dış işlerini Savunma bakanlığını suçla, haklısın

Komuta kademesini, lojistik planlamayı suçla, haklısın,

Orada olma nedenimizi kabul etme, haklısın

İsyan et, haklısın

Peki, şehit sayısı çok daha fazla, devlet saklıyor diye ciyak ciyak bağırırken amacın ne?

Askeri sevkiyat esnasında, ilçemiz yakınlarında trafik kazasında askerlerimiz hayatını kaybetti. Aynı çirkin klan'ın İlçemizdeki borazanları yine “şehit sayısı çok fazla, devlet saklıyor” diye ciyakladılar.

Ormanlarımızda çıkan her yangında; ”Devlet yaktı, imara açacak, yok maden arayacak”şeklinde asılsız söylemleri ciyak ciyak seslendirdiler.

Hepsi tamam, hepsine amenna,

Öyle zannetmek ve öyle olmasını arzu etmek gibi akılsız ve iğrenç haklarınız elbette var.

Şu son depremde devlet tüm imkanları ve eşrafı ile olayın tam göbeğinde ve halkın yanında olduğu için ölümlerle ilgili “sayı çok fazla” şeklindeki hezeyanlarını kimse iplemeyince tarihin en komik dezenformasyonuna giriştiler,

Efendim, neymiş deprem aslında 7.0 veya 7.2 büyüklüğündeymiş te devlet 6.2 veya 6.6 diyerek  depremin büyüklüğünü saklıyormuş.

E hadi siz haklı olun ne olacak? Deprem büyüklüğünün yanlış bildirilmesi bu “saklayan” devlete ya da hükümete ne kazandıracak ki diye soruyoruz?

Cevap yok. Çünkü maksat oradaki minicik ya da büyük bir acıyı, felaketi, ölümü, şehadeti kullanıp hükümete sallamak. İşin aslı ne biliyor musunuz?

Ruhunuz o kadar pis, o kadar iğrenç ki ne devlet, ne de tüm insanlık bir araya gelse ruhunuzun çirkinliğini saklayamaz…kininiz ve iftira yeteneğinizin içinde çırpınmaya devam edin..

Akbaba karakterli ruhlarınızı hiçbir acı ve hiçbir kayıp doyuramaz. Uğraşmaya devam edin

Afiyet Olsun.