Merhaba;

Ülkemiz yine ve çoğu zaman olduğu gibi yoğun biçimde kur üzerinden sıkıntıya sokulmak isteniyor. Toplamda iki para birimi, yani dolar ve Euro üzerinden değerlendirmeler yapıldığında ülkemizin parası sürekli bu iki para karşısında değer kaybediyor.

Bununla ilgili olarak bu işin uzmanı olan sayın Hasan Kurtulan bey ile kısa bir yazışmamız olmuştu. Kendi uzmanlık alanı olduğu için öneriler ve daha çok bu duruma nasıl gelindiği ile ilgili tespitlerde bulunmuştu. Para birimleri kıyaslamaları üzerinden parası bize göre daha değersiz olan Japonya/Rusya gibi ülkelerin ekonomilerinin bizden daha iyi olduğunu, halbuki “kur” üzerinden ekonomi puanlaması yapılacaksa bunların daha kötü olması gerektiğini basit bir mantık çerçevesinde kendisine sordum. Dengeli ekonomilerde, üretim/bütçe fazlası veren ülkeler bilinçli olarak parasının kurunu düşük tutabilir şeklinde bir cevap aldım. Bu mantığa göre kuru yüksek olan ülkelerin üretim/bütçe açığı olması gerekmez mi? diye saf saf sordum. Hayır, dedi. Bu tersi doğru olmayan bir matematik. O anda vazgeçtim. Çünkü matematik tersi de doğru olan, her durumda tespiti doğrulayan denklemlerin tamamıdır. Örnek vermek gerekirse; kilosu 15 liradan 25 kilo kayısı için 375 lira ödeniyorsa; 25 kilosuna 375 lira ödediysem kayısının kilosu kaç lira? Ve kilosu 15 liradan 375 liralık kaysı kaç kilo? Gibi soruların cevapları aynı doğrusal matematik içinde hayat bulur.

Ekonomi ve eşlemindeki para/döviz dinamiğinde matematik mantığının yok edildiğini gördüğüm için bu konuya vakıf olmaya uygun birisi olmadığımı kabul ettim. Elbette ki başka pariteler ve yüksek matematik işlemlerinde kullanılan x, y, z eksenleri gibi farklı ve çok sayıda değişken bulunabilir. Sayfa düzleminde ve iki boyutlu ortamda en fazla integral hesabı ile alan/hacim hesabı yapabilmek matematik bildiğimiz anlamına gelmiyormuş. Çok geç anladım. Bu yetersiz matematiğe sahip insanların, para aritmetiğini ve speküle edilebilir pozisyonları bilmeden, hesap edemeden, ”Borsa” tabir edilen savaş meydanlarına girmeleri sürekli borsa mağdurları üretirken, öngörülemez matematik ve asla yerinde durmayan katsayılar ve hiçbir sabit değerin olmadığı kaotik düzende, sistemin kurucuları ve yancıları dışında kimsenin kazanması mümkün olamaz. Sanırım tam da bu yüzden; damat inadı ve ısrarı yüzünden perişan olan ekonominin ve maliyenin başına her bir şeyin bakanı, Ermeneğin yol müteahhidi, Ulaştırma fatihi, ekonomi dâhisi bir isim getirildi. Faydasızlığını Ulaştırma, planlama, bütçe gibi branşlarda gösteren bu ismin Maliye/Ekonomi alanında da yine başarısız olacağına eminim. Çok yanlış, hatta damat ısrarından bile daha vahim bir hata bence. İnşallah yanılıyorumdur ve bundan bir hayır çıkar. Nerden aklıma geldiyse; bu Delaware Üniversitesi kime yakın ve kime adam yetiştiriyor diye de düşünmedim değil...

Afiyet Olsun...