Süleyman Şentürk'ün dede torun ilişkilerini anlatmak istiyorum. Daha öncede bahsettiğim üzere kardeşi ve iş paydaşı Mustafa Fehmi Şentürk'ün çocukları Süleyman Şentürk'e dede, Günsel Şentürk'e babaanne derler. Mustafa amcamın bir oğlu bir kızı var. Şimdilerde Mustafa amcamda hem oğlu Erdoğan'dan hem kızı Ayşe'den ağrı dede. Erdoğan Hüsnü Şentürk'le 1982 yılında tatmış Süleyman Şentürk dedeliği. 

Ben bu güzel aile ile tanıştığım yıllarda Erdoğan dört veya beş yaşlarındaydı. Çok güzel bir çocuktu. Kendinden emin emin hareketleri olur beni etkilemeyi başarırdı. Her şeyden önemlisi arsız, görgüsüz ve maymun iştahlı değildi. Sevgiye tam anlamıyla doyurulmuş bir çocuktu. Dede torununa çok düşkündü. Dükkanında iş biraz gevşeyiverse küçük motoruna biner, torunu bindirir ve dede torun gezer gelirlerdi. Bu süre zarfında nereye gittikleri ve ne yaptıkları sorulduğunda ise ikisi birden sır ikimizin arasında diye cevap verirlerdi. 

Ancak küçük Erdoğan'ın tiril tiril giydirilen güzel kıyafetlerindeki bazı lekeler dede torunu ele verirdi. Dönüp geldiklerinde hem torun Erdoğan'ın, hem Süleyman Şentürk'ün gözleri ışıl ışıl olurdu. Her buluştuklarında kendilerine göre şahikalarını yarattıkları ve o şahikaları yaşadıkları hemencecik anlaşılırdı. Benim annemin babası annem altı aylıkken ölmüş. Haliyle hiç bilmem anne dedemi. Resmini bile taş çatlasa üç dört defa gördüm. Ama anneannemi kaybettiğimizde çocuk olmama rağmen anılarım olmuş ve çok sevmiştim. Çok sevmiştik. 

Anneannemi düşündüğümde karakışta olsam yüce torosların karı erir içimde ve sımsıcak olurum. Mut dolarım. Enteresandır babamın da annesi babam bir yaşına gelmeden ölmüş. Bilmem babaannemi. Baba dedem dolma İbrahim'i kaybettiğimizde ise altı yedi yaşlarımda idim. Tek tük anım var dedemle hatırladığım. Bu sebeplerden ötürü Günsel Şentürk'e her babaanne dediğinde Erdoğan.. Süleyman Şentürk'e her dede dediğinde onların o sevgilerinin içine bende attım kendimi, bende hemhal oldum onlarla, onların sayesinde dede özlemim doldu, babaanne özlemim doldu. 

Bundan ötürü Erdoğan Şentürk ile dede Süleyman Şentürk ilişkisini ilgiyle ve büyük bir keyifle izlemişimdir. Bu ilişkilerinden dolayı her ikisine de.. babaanne Günsel Şentürk'e de.. Mustafa amcamla Neriman yengeme de her zaman minnet borcum var ve ben ölene kadar bu minnet hep olacak. Küçük Ayşe'mizi, bu ailenin prenseslerini de elbette unutmam, unutamam. Ayşe'me olan minnetimde hep devam edecek. Ama küçük Ayşe'yi benim büyük oğlum Süleyman Şentürk Tuncalı anılarımızla anlatmak istiyorum. Bağışlayın ne olur. 

Özellikle güzeller güzeli Ayşe'miz bağışlasın..... eveeeeeeetttt.. 15 ağustos 1993. Benim tama evrildiğim gün. Yüreğimin büyülü prensesi aşkımla, Süleyman Şentürk'ün kızıyla evlendiğim gün. Düğünümle ilgili detaya girip boğmak istemiyorum kimseyi. O gün görmeye başladığım ve beni çok mutlu eden rüyam hala devam ediyor... düğünümden tek detay vereceğim sizlere. Yazlık süray sinemasında oldu düğünüm. Düğünümüze gelen binler sığmadı. İçerdeki kalabalığın misli dışarıdaydı. Bu yüzden yer bulamadıkları için hayırlı olsun deyip dönenlerin ellerini öperken, tebrikleri kabul ederken bitti düğünümüz. Düğünümüzü çalan Ahmet Kurt arkadaşım bir iki defa ısrarla bizi sahneye davet etti. Sadece onu hatırlıyorum. 

Burda birazcıkta temkinim var elbette. Erkekler beni anlamışlardır. Biz erkekler detayda sıfırızdır. Eşime şimdi desem sorsam ki; filancağızın o gün giydiği kıyafet ne renkti diye... bana brifing verir o elbiseyle ilgili. Bu yüzden detaylara girip önemli anlarla ilgili ofsaytlar vermeyeyim eşime de. Dede torun ilişkilerini anlatırken neden düğününe girdin diyorsunuz elbet. Çünkü o düğün olmasa idi 26 mayıs 1994 yılında benim Süleyman'ımın doğumuna gelemezdim. Dede torun ilişkilerinde en detaylı anıları kendi çocuklarım üzerinden anlatacağım.. dinlene dinlene uzun uzun anlatacağım.. benim önümde yaşanan anıların bir kısmını anlatacağım.. 26 mayıs 1994 günü mut devlet hastanesinde dünyaya geldi büyük oğlum. Mut tarihinde benim bildiğim en sıcak günde kızından olma torununu kucağına aldı Süleyman Şentürk... oğlumun kulağına isim ezanını büyük bir sevinç ve heyecanla okudu..