Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam236
Toplam Ziyaret847720
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
İrfan Ünver NASRATTİNOĞLU
nasrattioglu@hotmail.com
BİLGE KAĞAN
25/10/2024

“Ey Türk! üstte gök yıkılmaz,

altta yer delinmezse

senin devletini, töreni kim bozabilir? .

 

            Diyen Göktürk Kağanı Bilge Kağan, 683 yılında doğdu. Babası Göktürk Devleti’ni yeniden kuran İlteriş Kutlug Kağan, annesi İlbilge Hatun’dur. 8 yaşında babasını yitiren Bilge, 24 yıl boyunca Göktürk Devleti kağanlığı yapan amcası Kapağan Kağan’ın elinde büyüdü. Onun asıl adı Bögü idi. Otağa çıktıktan sonra Bilge ismini aldı. İlteriş ve Kapgan Kağan döneminde bastırılan isyanlar Bilge Kağan döneminde yeniden başladı. O, bu isyanları kontrol altına almayı başardı ve devletin düzeninin bozulmasının önüne geçti. Bu ayaklanmalar sırasında kağanlığa bağlı olmaya karşı çıkan Karluklar ve Uygurlar yeniden kağanlığa bağlandı. Bu ayaklanmalarda Göktürk Kağanlığı'nın artan baskısını azaltmak isteyen Çin'in etkisi söz konusu idi. Bu nedenle Çin'i cezalandırmak için Tonyukuk komutasındaki Göktürk ordusu Çin'e sefere çıktı. 300.000 kişilik Çin ordusu bozguna uğratıldı ve Çin'e ağır bir darbe indirildi.

            Bilge Kağan döneminde Türk toplulukları kültürel olarak daha da gelişmiş hale geldi. Bilge Kağan yerleşik yaşama geçme fikri ve Taoizm ve Budizm'e olan ilgisinden veziri Tonyukuk'un tavsiyeleri üzerine vazgeçmiştir.

            731 yılında Bilge Kağan'ın kardeşi Kül Tigin öldü. Onun ölümünden sonra Çin ile ilişkiler yeniden bozuldu. 733 yılında yapılan savaşta Çin ordusu bir kez daha bozguna uğratıldı. 

Bilge 734 yılında en yakın adamı, Buyruk Çor tarafından zehirlendi ve öldü.

            Bilge Kağan'ın ölümünden sonra devlette karışıklık ve isyanlar baş gösterdi. Göktürk Kağanlığı'nın dağılışına kadar geçen 11 yıl boyunca Yollıg Tigin, Bilge Kutluk Tengri Kağan, Ozmış Kağan ve Kulun Beg hüküm sürdü. Hükümdarlıkları sırasında kağanlıkta Çin etkisi ve iç savaş yeniden arttı ve Göktürklere tabi olan Basmil, Karluk ve Uygur boyları bağlılıklarını bozdular.

Son Göktürk kağanı Ozmış Kağan, Basmillere karşı yapılan mücadelede yenildi ve esir alınarak öldürüldü. Basmillerin lideri "İrteriş Kağan" adıyla hükümdar ilan edildi. Böylece 744’de Basmil Kağanlığı, Göktürk Kağanlığı'na son verdi. Ancak Basmil devletinin de ömrü kısa oldu ve Uygur Türkleri tarafından ortadan kaldırıldı. Esasen tarih boyunca bu böyle olmuş, bir Türk Devletini, başka bir Türk Devleti ortadan kaldırmıştır!...

***

            Bilge Kağan Çin ile iyi geçinmek istiyordu. Bu yola, Gök- Türklerin biraz dinlenme ve ihtimama muhtaç oldukları hususunda Tonyukuk’un uyarıları neticesinde girmişi. Ancak sığıntı prenses ile etrafındakileri Bilge'ye karşı savaşa teşvik eden, aynı zamanda Katanlardan da askerî destek sağlayan Çin Beş-Balıg’daki Basmıl’lar ile de anlaştığından Gök-Türklere karşı saldırı plânları hazırlamakla meşguldü. Nazik durum yine Tonyukuk’un cesurane hareketi ile kurtarıldı. Bu büyük stratejisi, kumandası altındaki kuvvetlerle önce Beş-balıg’ı kuşattı, sonra Çin’i şiddetli bir darbe ile baskı altına aldı: 720 yılı eylül ayındaki Şan-tan Savaşında Çin Ordusunu bozguna uğrattı, daha sonra da yalnız kalan K’i-tanlarla müttefikleri diğer Moğol’ları saf dışı etmeye muvaffak oldu. Beri yanda Karluk topraklarına giren Bilge halk tarafından alkışlarla karşılandı. Hâkanlık eski zindelik ve itibarını kazanmıştı. Hattâ Bilge 716 karışıklıkları yüzünden ötüken ile ilgisini keserek 717 yılından beri müstakil devlet durumuna girmiş olan “Türgiş Hâkanlığı” nın Tarbagatay, Yedi-su vb. gibi bölgelerini bile kendine tâbi saymakta idi.

            Bu başarılar üç Gök-Türk büyüğünün: Tonyukuk, Bilge ve Kül Tegin’in azim ve gayretleri ile elde edilmişti. Çin de şüphesiz durumun farkında idi. 725 yılında İmparator Hüan-Tsung’un başkanlığında yapılan toplantıda şöyle konuşuluyordu: “... Kağan Bilge milletini sever, Türkler de ondan memnundur. Kül Tegin savaş san’atmın üstadıdır. Ona karşı koymak kolay değildir. Tonyukuk ise otoriter, hakim ve kurnazdır... işte şimdi bu üç “barbar" aynı gayelerle bir arada bulunmaktadır..."  Daha 721 ’de Gök-Türk barış teklifine kalabalık bir ordu ve müttefikleri ile karşı çıkan Çin, artık, kendisi sulh isteğini ileri sürebilirdi. Bu maksatla ötüken’e gönderilen Çin elçilik heyetini Bilge, Hâtun’un, Kül Tegin’in. Tonyukuk’un ve diğer devlet ileri gelenlerinin hazır bulunduğu mecliste kabul etti.

            Gök-Türk Hâkanhğına 46 sene hizmet eden büyük devlet adamı (batılı ilim adamlarına göre, Gök-Türklerin Bismarck’ı), Tonyukuk’un az sonra ölmüş olması lâzımdır, zira artık ondan bir haber yoktur. 731 yılında da ünlü Prens Kül Tegin hayata veda etti (27 şubat 731). Kardeşinin vefatı Bilge’yi fazlasıyla üzmüştü. Bilge, Kül Tegin adına dikilen kitabede onun kahramanlığını öğdükten sonra şunları söylemektedir: “Küçük kardeşim öldü, görür gözüm görmez oldu, bilir bilgim bilmez oldu, gamanı Tanrı takdir eder, kişı-oğlu ölmek için yaratılmıştır. Lâkin ben yaslandım, gözden yaş, gönülden feryat geldi, yanıp yakıldım... Milletin gözü-kaşı  fenalaşacak diye sakındım. Bilge Kagan’ın isteği ile kaleme alınan kitabenin Türkçe metni, her ikisinin de “ata”sı (atabey’i) Yollug Tegin yazmış ve taşa kazdırmıştı.

            İki büyük yardımcısını kaybeden Bilge’nin 734 yazında K’i-tan ve Moğol’lara karşı kazandığı zafer (Töngkes dağı savaşı) dışında mühim bir faaliyeti görülmemektedir. Ancak 727 yılında hükümet üyesi Mei-lu Ç’o’yu Çin’e göndermiş ve imparator tarafından saygı ile ağırlanan elçinin temasları neticesinde So-fang (Ling-çu’da) şehrinin serbest ticaret yapılabilecek ortak pazar yeri olması hususunda anlaşmaya varılmıştı. 734’de de Çin’e yollanan aynı Türk elçisi, Hakanın (sırf dostluğu pekiştirmek maksadına yönelik) bir Çin prensesi ile evlenme talebini kabûl etmiş olan imparatora teşekkür mektubunu götürüyordu. Fakat bu yakınlaşma gerçekleşemedi, zira Bilge, adı geçen Buyruk-çor tarafından zehirlendi. Ölünceye kadar suikastçıyı ve işbirlikçilerini bertaraf eden Bilge nihayet 25 Kasım 734’de ruhunu teslim etti. 51 yaşında ölen Bilge Kağan 18 yıl 4 ay Devleti yönetmişti.

***

            Bilge Kağan tarihimizin müstesna şahsiyetlerinden biridir. Dikkat çekici özelliklere sahiptir. Yalnız tarihî hâdiseler açısından değil, Türk dilinin de en değerli hâzinelerinden sayılan Kül Tegin Kitabesi ve onun için yaptırdığı, iç duvarları kahramanın hayatını gözler önüne seren sahnelerle süslü “bark” onun emri ve himmetiyle meydana getirilmiştir. Kül-Tegin Kitabesindeki ifadeler, milleti uyarıcı vasfı ile gerçek bir babanın evlâtlarına en içten nasihatları, ikazları durumundadır. Orada sadece Türk milletinin yaşamasını sağlayacak yollar, çareler gösterilmekle kalınmamış, bir devlet felsefesi yapılmış, Türk hukuk ve inanç prensipleri açıklanmış, sosyal tesanüt ve ekonomik faaliyetlerin millet uğruna en faydalı yanları dile getirilmiştir.

            Orhun’daki her üç kitabe (diğerleri, oğlu tarafından diktirilen Bilge ve nihayet Tonyukuk âbideleri) bu farklılıkları ile başka hiçbir millette eşi görülmeyen bir tarihî, edebî, sosyal, dinî, hukukî belge hüviyetini taşır.

            Bilge’nin bir özelliği de devlet idaresindeki itidalidir. Ne amcası ne Kül Tegin kadar haşin, ne de millî menfaatlerden fedakârlık yapacak derecede yumuşak tabiatlı idi. Gerektiğinde savaşa girmekten ve kitabelerdeki ifade ile “ Türk odusu gibi Kurt” karakterini ortaya koymaktan çekinmezdi. Bunun yanında hoşgörülüğü de tabiatının ayrı bir yanı idi. Çin ile iyi geçinme yılları içinde, bir ara Gök-Türk kasabalarının da Çin’de olduğu gibi surlarla çevrilmesini ve Budizm, Taoizm gibi dinî ve felsefi akımların memlekette yayılmasını bile istemişti. Fakat bu tekliflerinden, Millet Meclisinde, başta Tonyukuk olmak üzere, ileri gelen idareci zümrenin haklı itirazları karşısında vazgeçmeyi bilmişti. Fakat en büyük hususiyeti, Türk milletini çok sevmesi idi. Bu nokta Çin kayıtlarına bile geçmiştir. Kendi kitabesinde de, doğuda Çin’in Şan-tung Ovasına, Iç Asya’da Tokuz-ersin (Karaşar bölgesi)e kuzeyde Bayırku sahası (Anı ırmağı havalisi) ve batıda Demir Kapı (Ceyhun ırmağının yakınında Semerkand-Belh yolu üzerinde)’ya kadar seferler yaptığını hatırlattıktan sonra şöyle demektedir:

“... Tanrı buyurduğu için milletimi gözünün görmediği, kulağının duymadığı, ileri gün doğusuna, geri gün batısına, beri gün ortasına, yukarı gece ortasına götürdüm. Ahunun sarısını, gümüşün akını, ipeğin safını, atın aygırını, kakım'ın karasını, sincab’ın gökünü Türklerime kazandırdım”.

Milletine o derece güveniyor ve ebedîliğine o ölçüde inanıyordu ki, şöyle diyordu:

“Ey Türk! üstte gök yıkılmaz, altta yer delinmezse senin devletini, töreni kim bozabilir? .

            Bilgi Kitabesinin metni yine Yollug tarafından hazırlanmış ve bir ay dört günde taşa işletilmişti. İhtişamlı cenaze töreni ise Türk takvimine göre “domuz yılının 5. ayının 27 sinde” (22 Haziran 735) yapılmıştı. Gerçi II. Gök-Türk Hâkanlığı 744-45 yıllarında zaafa düşmüş ve ötüken'de iktidar diğer bir Türk boylar birliği (bodun) olan Uygurlara geçmiş ise de, Bilge Kagan’ın unutulmaz sözleri, ihtar ve tavsiyeleri günümüz Türk gençliğine ışık tutmakta devam etmektedir.

            Ben Bilge Kaan, Dinleyin Sözümü.

            Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

            Tanrım Yaralamış, benim Özümü.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Kardeşim Külteğim, Yaşamaz oldu.

            Bilir Aklım, Gören Gözüm, Görmez oldu.

            Milletim Ağlamaktan, Gülmez oldu.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Zengin bir Millete, Kaan olmadım.

            Söz verip te, Sözümden geri dönmedim.

            Çok çalıştım, hiç geride Kalmadım.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Türk Milleti, Adın yok olmasın diye.

            Başlı Millet, Başsız kalmasın diye.

            Düşmanlar, Yurduma dolmasın diye.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Gök Tanrı yardım etti, Türk Kuluna.

            Türkün Canı fedadır, Onun Yoluna.

            Engeller Vız gelir, Yiğit Türk Oğluna.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Çünkü Bizler, bir Atinin Mazisiyiz.

            Çünkü Bizler, Tanrı kut’un Varisiyiz.

            Çünkü Bizler, Destanlarin Alp’leriyiz.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Üstte Mavi Gök, Altta Yer çökmezse.

            Sende olan bu Ruh, Bir Gün ölmezse.

            Kimler Töreni bozar, Benlik Bölmezse.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim.

            Derebeyim Kurban, Kürşatların Soyuna.

            Hun imperatoru Atillanın yoluna.

            Düşmeyin Düşmanın Tuzağına oyuna.

                        Milletime Kurbandır, bu Canım Benim.

                        Damarımda akan, Kanımsın Sen Benim



9 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA - 04/10/2024
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA
ÖLÜMÜNÜN 500. YILDÖNÜMÜNDE ŞAH İSMAİL HATAYİ - 01/10/2024
(Ve Türk’ün Türk’ü kırdığı Çaldıran Savaşı)
TÜRKLERİN EFSANEVİ ATASI DEDE KORKUT - 24/09/2024
TÜRKLERİN EFSANEVİ ATASI DEDE KORKUT
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA - 20/09/2024
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 50 YAŞINDA
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi - 17/09/2024
Tebrizli Türk MESUD PEZEŞKİYAN İran Cumhurbaşkanı Seçildi
ÇİNGENELER = ROMANLAR - 13/09/2024
ÇİNGENELER = ROMANLAR
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER - 10/09/2024
GÖKTÜRKLER – KÖK TÜRKLER
İSLAM DÜNYASI TURİZM BAŞKENTİ H İ V A - 03/09/2024
İSLAM DÜNYASI TURİZM BAŞKENTİ H İ V A
BÜYÜK ZAFER (ZAFER HAFTAMIZ MİLLETİMİZE KUTLU OLSUN) - 30/08/2024
BÜYÜK ZAFER (ZAFER HAFTAMIZ MİLLETİMİZE KUTLU OLSUN)
 Devamı