G7 (veya Yedili Grup ya da Grup Yedi) Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Birleşik  Krallık (İngiltere) ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD)'nden  oluşan, hükümetler arası bir siyasi ve ekonomik forumdur. Bu forumda, Avrupa Birliği (AB)'de fahri üyedir.

G7 üyeleri, IMF'nin en zengin ülkeleridir. 1997- 2014 yılları arasında Rusya Federasyonu da bu örgütün üyesi idi.

            1973'te maliye bakanlarının özel bir toplantısından doğan G7, o zamandan beri özellikle ticaret, güvenlik, ekonomi ve iklim değişikliği alanlarında önemli küresel sorunların çözümlerinin tartışılması ve koordine edilmesi için resmi, yüksek profilli bir mekân haline gelmiştir. Her üyenin hükümet başkanı veya devlet başkanı, AB'nin Komisyon Başkanı ve Avrupa Konseyi Başkanı ile birlikte her yıl G7 Zirvesi'nde bir araya gelirler.

            G7 bir antlaşmaya dayanmamaktadır ve daimi bir sekreteryası veya ofisi yoktur. Üye devletler arasında yıllık olarak dönüşümlü olarak gerçekleşen bir başkanlık yoluyla organize edilir ve başkanlık eden devlet grubun önceliklerini belirler ve zirveye ev sahipliği yapar. Örneğin 2024 yılının başkanlık görevini İtalya üstlenmiştir.

            Görüldüğü gibi, Dünyanın en eski insanlarının yaşadıkları T.C.'nin bu oluşumda esamisi okunmamaktadır!...Çünkü yukarıda isimleri sıralanan ülkeler, Büyük Osmanlı İmparatorluğunu yıkmak için elbirliği  etmiş ve bunu başarmışlardır. Bu durumda savaştan çıkmış, yeni bir Devlet kurmuş olan Milletimiz, bu yedi ülke kadar zengin değildir!..

Ama ne gam?...Yeni bir Dünya kurulur, Türkiye Cumhuriyeti de bu Dünyada yerini alır…

G20 (GRUP 20)

            G20  (yani Grup 20)  Dünyanın  büyük ekonomileri arasında yer alan 19 ülkeden ve Avrupa Birliği Komisyonu'ndan oluşan bu grupta, Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Almanya, Amerika BirleşikDevletleri, Arjantin, Avustralya, Brezilya, Çin, Endonezya, Fransa, GüneyAfrika, GüneyKore, Hindistan, İngiltere, İtalya, Japonya, Kanada, Meksika, Rusya, SuudiArabistan  ve Avrupa Birliği Komisyonu yer almaktadır.

            G20'ye üye 19 ülkenin hepsinin millî geliri dünyada ilk 31'de yer alıyor İsviçre, Norveç, Tayvan ve Venezuela ekonomik olarak bazı üyelerden daha büyük olmalarına rağmen G20'de bulunmuyor. Birçok Avrupa Birliği ülkesi de, G20'de bağımsız olarak değil sadece AB Komisyonu olarak temsil ediliyor.

            1975 yılında Fransa'nın Rambouillet şehrinde, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Almanya ve Japonya'nın, Devlet veya Hükûmet Başkanları düzeyinde katıldığı bir toplantı düzenlenmiştir.

            1976'da San Juan –(Porto Riko)'da Kanada'nın da katılımıyla G7 ortaya çıkmıştır.          1977-1991 yılları arasında bu üye sayısı sabit kalmış, 1991'den sonra SSCB'nin yerine kurulan Rusya, G7 üyeleriyle, Zirve Sonrası Diyalog adı altında bir araya gelmiş, 1994 yılındaki Napoli Zirvesi'nden sonra ise, Siyasi 8 adı altında toplantılar düzenlemişlerdir.

ABD'nin Colorado eyaletinin başkenti Denver Zirvesi'nde Rusya ilk kez, mali-ekonomik konular dışındaki görüşmelere katılmış ve 1998'de İngiltere'nin  Birmingham kentindeki Zirve'de G8 tam anlamıyla oluşmuştur.

            Önceleri, makroekonomi yönetimi, uluslararası ticaret ve gelişmekte olan ülkelerle iş birliği, daha sonraları ise Doğu-Batı ekonomik ilişkileri, enerji ve terör konuları gündemde yer almıştır. İstihdam, çevre, suç ve uyuşturucu, insan hakları, bölgesel güvenlik ve silahsızlanma, vb siyasal ve güvenlik içerikli alanlar devreye sokulmuştur.

            Öte yandan, 1993'te Rusya'ya Yardım, 1994'te Ukrayna, 1995'te Küresel Bilgi Toplumu, 1997'de Suç ve 1998'de Enerji konulu toplantılar, bazı bakanlardan oluşan Destek Forumları'nda ele alınmıştır. Ayrıca, Kara Para Aklama, Nükleer Güvenlik, Uluslararası Organize Suçlar gibi konularda çalışma grupları oluşturulmuştur.

            Doğu Asya, Rusya ve Brezilya'da beliren ekonomik ve mali bunalımlardan sonra, kendilerini yakından ilgilendiren sorunlara çözüm yollarının, yükselmekte olan Pazar ekonomisi ülkeleriyle iş birliğinden geçtiği anlaşılmış, bu amaçla üye ülkelerin dışında arayışlara yönelme olmuştur.

1999 yılındaki Almanya - Köln Zirvesi'nde, sistem açısından önemli ülkelerle yeni bir danışma grubunun oluşturulmasına karar verilmiş ve G8 Maliye Bakanlarının 25 Eylül 1999'daki Washington Toplantısı'nda, küresel sistem için önemli ülkelerden oluşan 20'ler Grubu (G20) resmen ilan edilmiştir.

            G20 ilk başta çeşitli bakanlıklar düzeyinde toplantı düzenlemiştir. Kasım 2008 tarihinden itibaren aynı G8'de olduğu gibi yılın belirli zamanlarında Devlet Başkanlığı düzeyinde toplanmaya başlamıştır.

            G20 ülkeleri dünya ekonomisinin yüzde 85'ini oluştururken, dünya ticaretinin yüzde 80'ini gerçekleştiriyor. G20 ülkelerinin nüfusu ise dünya nüfusunun üçte ikisine denk geliyor.

G20 toplantılarında, uluslararası finansal istikrarın arttırılmasına ilişkin görüşme ve çalışmalar yapılıyor.

            Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanlarından oluşan G20, şimdiye dek sadece yedi kez devlet başkanları düzeyinde bir araya geldi. G20 devlet başkanları onuncu kez Ülkemizde,  Antalya şehrimizde toplandılar.

***

            G20 Zirve toplantısı 18 Kasım 2024 tarihinde Brezilya'da başladı. Cumhurbaşkanımız R.T.Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve bazı Milletvekilleri ile birlikte Brezilya'ya gitti.           Cumhurbaşkanımız “Küresel İttifakın Tanıtımı" toplantısına katıldıktan sonra, (Meksika, Endonezya, Güney Kore, Türkiye ve Avustralya'yı kapsayan) MIKTA Grubu toplantısına iştirak etti. Son olarak da  G20 Liderler Zirve raporlarının sunumuna katılmış olan Erdoğan, o arada çeşitli ülkelerin Devlet Başkanları ile de ikili temaslarda bulundu.

            Erdoğan basına yaptığı açıklamalarda İsrail'in saldırılarını yineledi. “Dünya Beşten Büyüktür” sloganını da bir kez daha Dünyaya ilan eden Cumhurbaşkanı Rusya-Ukrayna Savaşı Türkiye'nin BRICS Üyeliği  hakkında konuştu. Dünyanın her tarafından Rio'ya gelmiş olan basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanımız özetle şunları söylemiştir: “…Türkiye ihtiyaç sahiplerinin daima yanındadır. Türkiye Gazze ve Lübnan'a en fazla yardım ulaştıran ülkelerden biridir. Gazze ve Lübnan'daki kardeşlerimize yardım eli uzatıyoruz. BM Güvenlik Konseyi iflas etti. 5 daimi üyeye hizmet eden elitist bir yapıya dönüştü. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 5 daimi üyenin çıkarlarını önceliyor. Her fırsatta ifade ettiğim gibi Dünya 5'ten büyüktür. İsrail'in bölgemizde estirdiği devlet terörünün insani maliyeti her geçen gün artmaktadır. Bizim sorunumuz ülkesinin ve vatandaşların güvenliğini daha fazla masum kanı dökmekte arayanlarla. İsrail'e silah ve mühimmat sevkini durdurmayı talep eden mektubumuz bir BM belgesi olarak yayımlanmıştır. Türkiye taraflar arasında her türlü kolaylaştırıcı rolü üstlenmeye hazırdır'' açıklamasında bulundu.

                Rusya - Ukrayna savaşı hakkında da konuşan Cumhurbaşkanımız Erdoğan  “Ukrayna'daki savaş da adil çözümle sonuçlanmalıdır. Savaşın kazananı barışın kaybedeni olmaz. Türkiye savaşın ilk gününden bugüne yaptığı gibi taraflar arasında her türlü kolaylaştırıcı rolü üstlenmeye hazırdır. Yeni Amerikan yönetiminin barışa giden yolda daha destekleyici adımlar atmasını temenni ediyorum. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğu inancıyla çalışmalarımıza hız vereceğiz. Ukrayna'nın kullandığı füzeler olumlu gelişmeler değil. Süratle barışa yönelik gelişmeler olmasını ümit ediyoruz. Barışı temsil eden adımlarımızı atıyoruz. Rusya'nın Nükleer adımı kendine yönelik konvansiyonel silahlara karşı bir tedbirdir. Rusya'nın attığı bu adım NATO yetkilileri tarafından gözden geçirmelidir. Rusya kendini koruyacak tedbirler almaya sahiptir. Biz de aynı şekilde kendimizi koruyacak tedbirleri almakta haklıyız. Rusya'da bizim komşumuz, Ukrayna'da bizim komşumuz. Rusya ve Ukrayna arasında barış için adımlar atmalıyız'' dedi.