Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam122
Toplam Ziyaret863948
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
İrfan Ünver NASRATTİNOĞLU
nasrattioglu@hotmail.com
KARAMANLI TÜRKLERİ
29/11/2024

            Karamanlılar, Türkiye'de doğmuş ve yaşamış, günümüzde başta Yunanistan olmak üzere farklı ülkelere göç etmiş olan bir Türk veya Rum halkıdır. Bilindiği üzere Karamanlı adı, yirmici yüzyılın ilk çeyreğine kadar, genel olarak iç ve güneybatı Anadolu’da yaşayan Hıristiyan Türkler için kullanılmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu zamanında, Anadolu’da Müslüman Türklerle birlikte yaşamış olan bu Türk topluluğu, Hıristiyan olmalarının yanı sıra Türkçe’den başka bir dil bilmemeleri ve genellikle dinî karakterde olan eserlerini Grek alfabesiyle Türk dilinde yazmış olmaları nedeniyle, her zaman araştırmacıların dikkatini çekmiştir.      

            Karamanlılar; Kayseri, Konya, Mersin, Antalya, Nevşehir, Kırıkkale, İstanbul, Ankara,

Niğde, Ürgüp, Amasya, Karaman, Zincidere, İncesu, Talas, Akşehir, Samsun, Bafra, Çarşamba, Adana, İzmir, Safranbolu, Havza, Tosya, Zile, Çankırı, Kula, Kastamonu, Bolu, Merzifon, SilifkeTaşucu, Mürefte, Kütahya, Bayındır, Polatlı, Geyve, Ereğli, Hamidiye, Gölcük, Mihaliç,

Adapazarı, Eskişehir, Alaçam, Zonguldak, Ereğli, Bartın, Alanya, Erbaa, İnebolu, Çaycuma,

Denizli, Balıkesir, Salihli, Gemlik, Düzce, Gümüşhacıköy, Söğüt, Uşak, Ödemiş, Burdur, Isparta,Akdağmadeni, Aydın, Nazilli, Trabzon, Rize başta olmak üzere İç ve Güney Anadolu ile Kuzey Batı Anadolu ve Batı Anadolu'daki birçok bölgede yaşamışlardır.

            Türk nüfusunun yoğun olduğu bölgelerde Hıristiyan dinine inanan, günlük yaşamında Türkçe konuşan, eserlerini Grek alfabesiyle Türk dilinde yazan ve başka bir dil bilmedikleri için dinî törenlerini bile Türk diliyle yapan Karamanlıların kimliği ve Karamanlı adının kökeni konusunda, genel olarak birbirinden görüşler  ileri sürülmüştür. Hemen belirtmeliyim ki ben rmacı Karamanlıların Türk olduklarına inanıyorum.

            İnanırım çünkü Osmanlı tebaasındaki başka milletlere mensup gayrimüslimlerden farklı olarak, yalnız Türkçe konuşmaları ve yazmalarından dolayı değil, aynı zamanda yaşam biçimleri, gelenek ve görenekleri bakımından da Müslüman Türklerden farklı değildirler. Bu bakımdan Osmanlı Devleti zamanında Anadolu’da oturan, Türk olan ve Türkçe konuşan Hıristiyanlara Karamanlı, Türk olmayan ve Rumca konuşan Hıristiyanlara ise Rum adı verilerek aralarında daima bir ayırım yapılmıştır

Türkler bugüne kadar, Tengricilik, Maniheizm, Budizm, Hıristiyanlık, Musevîlik ve İslâmiyet gibi çeşitli dinlerle temas etmişlerdir. Daha evvelki yazılarımda da vurguladığım gibi, benim Milletim, ne kadar din var ise bunların hepsine girmiştir. Bugün de Türk dünyasının büyük bir çoğunluğu (benim gibi) İslâmiyet’e inanmakla birlikte, değişik inanç sistemlerine bağlı Türk toplulukları da vardır. Karayların Karay ve Musevî, Yügurlar (Sarı Uygurlar)’ın Budist, Gagauz ve Urum Türkleri ile Çuvaş, Saha, Dolgan ve Tofa Karagasların Hıristiyan olmaları, bu toplulukların Türk olmadıkları anlamına gelmez. Dolayısıyla Karamanlıların da Hıristiyan olmaları, onların yine Hıristiyan olan Yunanlılarla aynı kökene sahip olduklarını göstermez. Çünkü milletlerin inanç sistemlerindeki benzerlikler ya da farklılıklar, milletleri köken bakımından birbirine yaklaştırmaz ya da uzaklaştırmaz.

            1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile birlikte Türk-Yunan Ahali Mübadelesi ile Türkiye’de yaşayan Hristiyanların Yunanistan'a gönderilip, Yunan coğrafyasındaki Müslümanların Türkiye’ye getirilmelerinin, yani mübadele olayının çok yanlış bir uygulama olduğunu yaşayarak gördüm ve hâlâ üzülürüm.

            Öte yandan, Türkler tarih boyunca çeşitli halkların tesiriyle farklı dinleri kabul etmiştir. Bu dinleri kabul ederken o halkların alfabelerini de almışlardır. Ermeniler vasıtasıyla Hristiyan olan Türkler Ermeni harflerini, Müslüman olan Türkler ise Arap harflerini kullanmışlardır. Karamanlılar da ana dili olarak Türkçe konuşmuşlar fakat diğer Türkler'den farklı olarak Yunan alfabesi kullanmışlardır.

Yunan alfabesiyle yazılmış bu Türkçe metinlere Karamanlıca veya Karamanlı Türkçesi denilir. Zaman zaman ''Karamanlı ağzı'' yahut ''Karamanlı şivesi'' denildiği de olur.

Karamanlılar'ın eskiden yaşadığı bölgede hâlâ çok sayıda Karamanlıca mezar taşı ve kilise yazıtlarına rastlanmaktadır.

            Karamanlılar, Yunan alfabesiyle Türkçe olarak zengin bir edebiyat vücuda getirmişlerdi. Karamanlıca eserler, 18. asırda yazılmaya başlanmış; 19. asırda artarak devam etmiş, 19. asrın sonları ile 20. asrın başlarında ise, en yoğun dönemini yaşamıştır. Karamanlılar'dan kalan eserlerin çoğu dinîdir. Hristiyanlık'ın öğretilerini 18. asırda halka duyurmak ve yaymak maksadıyla kaleme alınan Karamanlıca metinler, 19. asrın ikinci yarısından itibaren halk edebiyatına ait hikâye ve destan gibi türlerin ve başvuru kitaplarının da dahil olmasıyla genişlemiştir.

            Karamanlı ağzıyla yazılmış ilk kitaplar, 18. yüzyılın ilk yarısına aittir. Karamanlı edebiyatı 1718'de yazılmış olan Gulzare İmane Mesehi (Mesih Dininin Gülbahçesi) adlı Hristiyanlıka ait bir kılavuz kitap yazımı ile başlar. Osmanlı Türkçesi ile basılmış ilk kitabın 1729 yılına ait olduğu düşünülecek olursa, 1718 yılında Grek alfabesiyle basılmış kitabın, Türkçe basılmış olan ilk kitap olduğu söylenebilir.

            19. yüzyılda yaşamış olan Evangelinos Misailidis'in de Karamanlı edebiyatı içinde önemli bir yeri vardır. Evangelinos Misailidis tüm Tanzimat dönemi yazarları gibi kendi toplumunu eğitmeyi hedeflemişti. 1871-1872 yıllarında dört ciltlik ''Temaşa-i Dünya ve Cefakâr u Cefakeş" adlı romanını Yunan harfleriyle ve dönemin Türkçesiyle yayınlamıştır. Bu roman Türkçenin seyahat-macera türündeki ilk romanı sayılmaktadır. Misailidis, 1851 yılında ''Gazeta-yı Anatolia'' adlı bir gazete de çıkarmıştır.

            Karamanlı edebiyatında din dışı ilk eserler 19. yüzyılın sonlarına doğru yazılmıştır. İlk din dışı eser, ''Büyük İskender Risalesi''dir.Din dışı eserleri arasında, ''Hikâyey-i Köroğlu'', ''Hikâye-i Şah İsmail'', ''Âşık Garip'', ''Meşhur Nasreddin Hoca'', ''Nasrettin Hocanın Tuhaf ve Gülücek Menkıbeleri'' gibi halk edebiyatına ait ürünler de yer almaktadır.

            18. yüzyılda başlayan Karamanlı edebiyatı Cumhuriyet döneminde sona ermiştir. Yapılan araştırmalarla Karamanlıca yazılmış 752 eser saptanmıştır. Bu eserlerin çoğu Atina’daki Milli Kütüphane'de bulunmaktadır.

            Yunanlar Karamanlılar'ın Türk Ortodokslar olduklarını inkâr etmektedir. Yunan tezine göre Karamanlılar dillerini kaybetmiş Rumlar'dır. Bunun sebebi Yunanistan'daki Müslüman Türk azınlığa bir de Hristiyan Türk azınlığın eklenmesini istememeleridir. Fakat eldeki pek çok veri Karamanlılar'ın Türk Ortodokslar olduğunu ispat etmektedir. Nitekim, bu gerçekleri çok iyi bilen Büyük Atatürk’ün, Cumhuriyeti kurmasından çok az sonra, bir Türk Ortodoks Kilisesini kurmuş olduğu da bilinen gerçeklerdendir. Bir başka gerçeklerde şöyledir:

            Bir halkın dilini bırakması, dinini bırakmasından çok daha zordur. Anadolu'daki Rum Ortodokslar ülkenin resmî dili olan Türkçenin yanında kendi ana dilleri olan Rumca'yı da bilirlerdi ve ayinlerini Rumca yaparlardı. Karamanlılar ise tek kelime Rumca bilmezlerdi, bildikleri tek dil Türkçe idi. Karamanlılar'ın adlarının Türk adı olması Türk kökenli olduklarına dair en büyük delillerden biridir. Eğer Karamanlılar Rum olsalardı Rumca adları olması gerekirdi. Çünkü bir Rum'un çocuğuna Türkçe bir ad koyması mantıksızdır. Bir Türk, çocuğuna dinden ötürü Rumca ad verebilir fakat bir Rum için Türkçe adlar bir şey ifade etmez. Karamanlılar'da görülen Türk adları şunlardır: Sevündük, Arslan, Uğurlu, Timur, Melikşah, Karagöz, Kaplan, Yağmur, Aydoğdu, Tanrıvermiş, Bahadır, Tursun (Dursun), Turmuş (Durmuş) vb.

Bir Karamanlı'nın mübadele için yaktığı ağıt:

Türkiyadan kaldırdılar bizleri

Kan ağlıyor hepimizin gözleri

Hiç kimsenin gülmez oldu yüzleri

Bir yatırki yere sürdüler bizi

 

Kilisayı mektepleri terk ettik

Eşyaları paraları sarf ettik

Antallayı [mübadele] yapanları kahrettik

Her birimiz bir tarafa atıldık.



39 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

G 20 - 26/11/2024
G 20
İSLÂM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT) - 22/11/2024
İSLÂM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT)
TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI - 19/11/2024
TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI
TÜRKİSTAN SALT KAZAKİSTAN’DA BİR KENT DEĞİL BÜYÜK BİR COĞRAFYADIR - 15/11/2024
TÜRKİSTAN SALT KAZAKİSTAN’DA BİR KENT DEĞİL BÜYÜK BİR COĞRAFYADIR
Dünya Liderleri ATATÜRK İÇİN NELER DEDİLER?... - 08/11/2024
Dünya Liderleri ATATÜRK İÇİN NELER DEDİLER?...
ROMA'YI KURAN TÜRKLER E T R Ü S K L E R - 29/10/2024
ROMA'YI KURAN TÜRKLER E T R Ü S K L E R
BİLGE KAĞAN - 25/10/2024
BİLGE KAĞAN
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA - 04/10/2024
KIRGIZİSTAN MİLLÎ OZANI TOKTOGUL 160. YAŞINDA
ÖLÜMÜNÜN 500. YILDÖNÜMÜNDE ŞAH İSMAİL HATAYİ - 01/10/2024
(Ve Türk’ün Türk’ü kırdığı Çaldıran Savaşı)
 Devamı