Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam298
Toplam Ziyaret885042
Takvim
Saat
KÜNYE
MUT'TAN HABER GAZETESİ
Kurucusu: Sıtkı SOYLU
İmtiyaz Sahibi: Ali Yaver SOYLU
Yazı İşleri Müdürü: Halil SÖYLEMEZ
Tel: 0324 774 13 69 
www.muttanhaber.net
e-mail:
aliyaversoylu@hotmail.com
U
ETS : 15016-10186-48762
İrfan Ünver NASRATTİNOĞLU
nasrattioglu@hotmail.com
D-8 Ekonomik İşbirliği Örgütü 2025 YILI TURİZM BAŞKENTİ ANTALYA
31/01/2025

            Başbakanlığı döneminde, Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın çabaları ve Ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti’nin öncülüğünde, Azerbaycan, Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya, Pakistan ve Türkiye tarafından kurulmuş olan ve uluslararası alanda kısaca D-8 olarak tanımlanan Ekonomik İşbirliği Örgütü son aldığı kararla, 2025 yılının turizm başkenti olarak Antalya’yı ilan etti.

            Örgütü bu kararı son derece isabetli bir değerlendirme olmuştur. Zira Antalya’mız, doğa ve tüm özellikleriyle, bugün gerçek anlamda bir turizm kentidir. Nitekim geçtiğimiz 2024 yılında Antalya’yı 17 Milyon turizm ziyaret etmiştir. Bunların 4 milyonu Rusya’dan, 3,5 milyonu Almanya’dan, 1,5 milyonu İngiltere’den, diğerleri de Polonya, Hollanda, Çekya, Romanya, Ukrayna, Litvanya, Kazakistan’dan gelen turistlerdir. Bu yabancı turistlerin yanısıra Ülkemizin de her yerinden insanlarımız Antalya’nın konuğu olmuşlardır.

            Mutadım veçhile ben de gezi notlarıma baktım ve gördüm ki; ilki 1991 yılı olmak üzere 2016 yılı sonuna kadar 7 kez Antalya’ya gidip, kısa ve uzun süreli konuklamalar yapmışım.

            1960’lı yıllarda yazdığım notlardan, noktasına, vergülüne kadar hiçbir değişiklik ve düzeltme yapmadan kısa bir alıntı yapmak isterim:

            Tabii manzarasının fevkalâdeliği yüzünden her yıl binlerce turist çeken ve hükümetçe turizm bölgesi olarak ilan edilen bir şehrimiz, Antalya... Körfez enteresan bir şekildedir, birçok yerde denize akan şelale var ve denizin bazı yerlerinden, şehrin altına doğru dehlizler, mağaralar uzanır.

            Antalya’da büyük bir kış mevsimi görülmez; senenin hemen her ayı sıcaktır. Mart ayında dahi deniz suyu sıcaklığı 18 derecedir.

            Antalya’nın en meşhur iki plajı vardır. Bunlar Lâra ve Konyaaltı plajlarıdır.

            Beş adet kapalı sineması (Şehir, Yıldız, İnci, Saray ve Emek sinemaları), iki adet pavyon-bar vardır.

            Şehrin bir büyük parkı, Tophane ve Mermerli olmak üzere iki de küçük parkı vardır. Mermerli Park yanından yazın denize de girilir. Tophane’den ise deniz ve sahil manzaraları söyredilir.

            Büyük parka giden Atatürk Caddesi ortasından kanal geçer, kanalın iki tarafı parka kadar palmiyelerle doludur. Keza parkın içerisi de palmiye ile doludur. Parkta frenk yemişi ağaçları da çoktur.

            Büyük Park’ta 2-3 tane çay bahçesi vardır. Parka giriş serbesttir. Burada ekim ayında festival de tertiplenmektedir.

            Antalya’ya 15-20 günde bir yolcu vapuru uğramaktadır. Fakat yük nakleden şilep ve küçük motorlar her zaman gidip gelirler. İskeleye inince, romantik denizcilik manzaraları karşılar, hemen. Sağlı sollu uzanan iki dalgakıran, deniz içerisinde birbirine yaklaşır ve ortasında bir göl oluştururlar.

            Balıkçılar, ağları, sandallar, motorlar vesarie vesaire…

            Şehir içinde belediye otobüsü ve dolmuşlar çalışır. Dolmuşlar umumiyetle çarşı içinden yani Yivli Minare önünden kalkar. Yivli Minareden denize doğru dönülecek olursa, sağ tarafa giden yol, Hastane Caddesi’dir. Bu yol Devlet Hastanesi önünden, Bahçelievler, Meteoroloji ve Konyaaltı plajlarına kadar gider. Sol taraf ise, Atatürk Caddesi’ne doğru, arka taraf Şarampol Caddesi”ne, önünüz ise İskele’ye gider.

            Antalya’da pek çok tatlıcı vardır. Bunlar yazın dondurma ve soğuk meşrubat yapar, kışın da tatlı ve helva yaparlar.

            Antalya’da umumiyetle hayat pahalıdır. Nakliye ücretleri ucuz, mesken ve gıda pahalıdır. Bilhassa narenciye mahsulü şayanı hayret derecede pahalıdır, Antalya menşeli olmasına rağmen. Halbuki narenciye mahsulü pek boldur. Hemen her evin bir bahçesi ve bahçesinde de portakal, limon, turunç, greyfurt gibi meyva ağaçları vardır. Hele bunların ağaçlarında dururken getirdikleri manzaranın güzelliği…

            Antalya belediye hizmetleri mükemmeldir. Caddeler tertemiz, devamlı kontrol edilmektedir. Takdire şayandır. Zira şehirde her zaman birkaç turist görmek mümkündür.

            Şehrin Yivli Minare gibi pek çok tarihi eserleri vardır. Ben hiçbir tarihi eseri ziyaret etmek fırsatını bulamadım. Allah’ın bu pek çok güzellikler bahşettiği şehri tekrar tekrar görmek insanı sıkmaz kanaatindeyim.

            Antalya, görülmeye, gezilmeye değer fevkalâde güzel bir şehir…

***

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ilki İstanbul’da, ikincisi Bursa’da, üçüncüsü İzmir’de düzenlenen uluslararası ve Merhum Sıtkı Soylu’nun da iştirak ettiği Türk Halk Kültürü Kongrelerinin Dördüncüsü, 06-11 Mayıs 1991 tarihlerinde Antalya’da yapıldı.

Bakanlığın ilgili Genel Müdürlüğü’nün daveti üzerine katıldığım bu Kongrede Batı Türkistan’da Aşıklık Geleneğinin Bugünkü Durumu” konulu bildiri sundum.

ALANYA

Saat 15,00 de Antalya’ya girdik. Otobüs bir süre bekledikten sonra yola devam ederek, 07 Ağustos 1976 günü Alanya’ya ulaştık.

            Son nüfus sayımına göre Alanya’nın nüfusu 18.500 idi. Tabii yaz aylarında bu nüfus 40 bini buluyordu. Şehre girince ilk nazarda muhteşem Alanya Kalesi göze çarpıyordu. Her şeyi ile dimdik ayakta olan bu kale, adeta tarihi haykırıyor insanlara.

            Yine ilk nazarda pansiyonculuğun, otel ve motelciliğin alabildiğine yaygın olduğu da görülüyordu. Buna rağmen ağustos ayında konaklamak için yer bulmak zor olmaktadır. Nitekim biz çocuklarım Meral, Gönül ve Salih’le bir pansiyonun açık terasında geçirdik, ilk geceyi!...Adeta bütün Ankara, Alanya’ya gelmişti! Kimler yoktu ki, sanatçı, gazeteci dostlarım, aile dostlarımız, komşularımız, akrabalarımız…

            Alanya halkı turizm kavramını ve yararını iyice benimsemiş. Halk yabancıya ilgi gösteriyor. Ancak alış verişte kazık atmak için de hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar!...

            Alanya’nın her yanı doğal plaj. Ama bakımsız ve pis! Sürüyle pansiyon, otel ve motelcilerden toplanacak parayla daha güzel bir duruma getirilebilir, sahil boyu…

            Alanya’lılar Ankara televizyonu ile birlikte, Antalya paket yayınını, Kıbrıs televizyonunu ve Libya televizyonunu izleyebiliyorlar.

***

            20-23 Kasım 1997 tarihlerinde, Alanya’da Belediyenin önderliğinde Alanya 7.Tarih Ve Kültür Semineri” düzenlendi. Çağrılı olarak giderek katıldığım bu seminerde “Urumçi’den Alanya’ya Ortak Kültür Değerleri” konulu bir bildiri sundum.

            DAMLATAŞ MAĞARASI

            Alanya’ya gidenlerin mutlaka gördükleri Damlataş Mağarasını biz de gördük. Astım hastalığına iyi geldiği söylenen Damlataş Mağarasını, 1948 yılında Galip Dere adlı kişi bulmuş. Dar bir girişten sonra geniş bir sahanlıktan alt kata iniş ve çok dar bir mağara. Bu mağara hakkında kitaplarda çok geniş bilgiler var. Bu nedenle ben geniş bilgi vermeyeceğim.

Alanya’da gerek tarihi ve turistik yerlere, gerekse şehir içi ve dışına motosikletlerle dolmuş yapılmaktadır ve bu iş için özel örgüt kurulmuş. Bunu ilk kez Alanya’da gördüm.

Tabii  biz Alanya Kalesi’ne çıkıp gezdik, gördük. Buraya giriş 2 TL idi…Kale 1212 yılında Selçuklu Devleti’nin burayı işgalinden sonra yapıldı. Ülkemizdeki en mükemmel kalelerden birisi. Yapılan restorasyonlardan sonra, daha da heybetli görünüyor. Dış ve İç Kale…Kale içindeki evlerde hâlâ oturanlar var. Kalede Sultan Sarayı, Kilise, mahzenler, su sarnıcı, gözetleme kuleleri var. Ve Kale’den kentin görünüşü, tek kelimeyle, muhteşem…

MANAVGAT

12 Ağustosta Manavgat’ı gezip görmeye gittik. 10.700 nüfuslu ilçe. Kentin ortasındaki ilginç Demir Köprü hemen dikkati çekiyor. Ama ben özellikle ünlü Manavgat Şelalesini görmeye gitmiştim.

Manavgat Şelalesi, Sarılar Köyü tarafından işletilmektedir. Ama daha iyi değerlendirilebilirdi. Umduğumu bulamadım. Manavgat, turizmin nimetlerinden yararlanamıyor. İçe dönük ve kendi yağı ile kavrulan bir ilçe. Tipik bir Anadolu kasabası, ama verimli toprakları olan ve de halkı mutlu yaşam sürdüren bir kasaba…

SERİK

14700 nüfuslu bir kasaba olan Serik’i de gördük. Topraktan pamuk fışkırıyor, adeta. Alanya-Serik arasında çok sayıda oteller, moteller var. Örneğin bir benzin istasyonu dahi mokamp haline getirilmiş!...

ASPENDOS

Romalı’lardan kalan bir tiyatro sarayı… 3 TL ya girilen bu saray dimdik ayakta. Tribünler, mahzenler vb. Ama sürüyle para harcanarak dışarıya yapılan o helâ ve tesislerin pisliği, ne öyle?...PTT acentası, satış reyonları var.

Manavgat-Serik yolundan 5 km. içeriye girilerek, Aspendos’a ulaşılıyor.

Antalya festivalinde, burada gösteriler, konserler düzenleniyor. Burada bir oyun seyretmek herhalde çok iyi olurdu ama, bizim gittiğimiz tarihlerde hiçbir etkinlik yoktu. Çünkü akustiği, inşa tarzı, esasen tiyatro olarak yapılmış olan ideal bir mekân.

Düden Şelalesi

Antalya merkezine 10 km mesafedeki Düden Şelalesi de gördüğümüz mekânlardandır. D.S.İ. tarafından düzenlenen ve bakımı yapılan ideal bir piknik-dinlenme yeri. Düden Şelalesi tam bir şelale değil ama, kıştan çıkarken böyle bir görünüm arzetmektedir. Düden’de güzel bir lokanta, ihtiyaca cevap veren satıcılar var.

Buradaki parkın içerisi çok güzel. 3 yüzme havuzu var, ama nedense boş duruyor, kullanılmıyor. Düden-Antalya arası dolmuşla, 10 dakikalık mesafedir.

Düden’de bir mağara girişinden dehlizlere, oradan aşağıya suyun yanına iniliyor. Ama inerken başınızı vurmamak için çok dikkatli olmak zorundasınız.

Düden’e 2 TL olan DSİ antetli biletle girdik.

Burası Antalya’lılar için bir nimettir.

Alanya’dan bir günlüğüne kiraladığımız minibüsle gezi yaparken, uçaklarla pamuk tarlalarının ilaçlandığını gördük.

S İ D E

Alaturka alafranga karışımı bir turizm beldesi olan Side’yi de gezip gördük.

Side, eski bir Roma kenti. Burada çok sayıda turist vardı. Aspendos örneği bir tiyatro ve tarihi kentin bir bölümü ayakta duruyor. Henüz restore edilmemiş. Aslında tam kazı da yapılmamış. Yapılsa daha kimbilir neler çıkacaktır? Yeni Müze binasında kıymetli taşlar, belgeler sergileniyor ve muhafaza ediliyor. Ama Müze dışı tamamen sahipsiz ve adeta Allah’a emanet edilmiş!...

Side sahilleri modern yapılarla, plajlarla dolmuş. Pansiyonculuk hayli yayılmış.

SORGUN

Side’den sahil boyunca 5-600 metre Alanya’ya doğru gidildiğinde, Sorgun’a varılmaktadır. Ama bu yolu normal kara yolundan katederseniz, 5 km.dir ve de yolun 4 km.si toprak yoldur.

Sorgun bir orman köyü. Çam ağaçları arasında yerli ve özellikle yabancı turistler kamp kurmuşlar. Yöre orman işletmesinin kontrolunda. O nedenle sahilin bu kesimi parsellenememiş. Kıyıdaki ilginç yazlıklar da köylülere ait.

Antalya-Alanya arası sahillerinin en güzel kumsalı ve denizi Sorgun’dadır diyebilirim. Sorgun’lular, buz dolabına “gazlı dolap” diyorlar.

İNCE KUM

Alanya-Manavgat yolundan 1 km. kadar içeride ve Alanya’ya 30 km uzaklıkta bulunuyor, İnce Kum. Orman İşletmesi tarafından düzenlenen çok güzel bir yer. Gerek plajı, gerek kumsalı ve tesisleri her bakımdan mükemmel. Burada yerli ve yabancı turistler konaklıyor. Ne var ki mükemmel olan tesisler çok pis ve bakımsız. Doğal olarak eleman yokluğundan, turistlerin pisliğinden ileriye geliyor bu durum. Orman İşletmesi minibüs başına 10, taksi için de 5 TL alıyor. Bunun dışında bir ücret almıyorlar…

ULAŞ

Karayollarında çalışan işçilerin oluşturdukları ULAŞ-İŞ sendikası halk yararına bir dinlenme parkı yapmış. Alanya’ya birkaç km. mesafede, Manavgat istikametinde bulunuyor, Ulaş. Çok mükemmel bir piknik yeri. Ancak denizin birden derinleşmesi, buranın plaj yeri olarak kullanılmasını engellemektedir.

Orijinal soyunma kabinleri yapılmış. Mimarisi de çok güzel ve de kıvanç verici. Alanya’lıların kalabalıktan sıkıldıkları vakit koşup gelerek dinlenebilecekleri bir yer, Ulaş.

BELEK

Ankara’da bunaldığım, sıkıldığım, özlediğim ve dinlenmek istediğim bir tarihte (29 Aralık – 06 Ocak 2008) arasında, Antalya’nın sahil kesimindeki turistik Belek kentine giderek, dört başı mamur bir otelde bir hafta kalarak, gönlümce eğlendim.



4 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

TÜRK DÜNYASININ 2025 YILI KÜLTÜR BAŞKENTİ KAZAKİSTAN AKTAU - 24/01/2025
TÜRK DÜNYASININ 2025 YILI KÜLTÜR BAŞKENTİ KAZAKİSTAN AKTAU
BAĞIMSIZ DEVLETLER TOPLULUĞU (BDT) KÜLTÜR BAŞKENTİ: LAHIÇ - 21/01/2025
BAĞIMSIZ DEVLETLER TOPLULUĞU (BDT) KÜLTÜR BAŞKENTİ: LAHIÇ
KARDEŞ ÜLKELER ARASI EKONOMİK İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI 2025 TURİZM BAŞKENTİ ERZURUM - 17/01/2025
KARDEŞ ÜLKELER ARASI EKONOMİK İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI 2025 TURİZM BAŞKENTİ ERZURUM
TÜRK KÜLTÜRÜNDE ABDALLAR Ve Emirdağ Abdalları - 10/01/2025
TÜRK KÜLTÜRÜNDE ABDALLAR Ve Emirdağ Abdalları
AVRUPA TÜRKLERİ - 07/01/2025
AVRUPA TÜRKLERİ
2024 YILINDA DÜNYADAKİ ÖNEMLİ OLAYLAR - 03/01/2025
2024 YILINDA DÜNYADAKİ ÖNEMLİ OLAYLAR
Türkiye Liderliğinde Kurulan Uluslararası Örgüt EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ: D-8 - 31/12/2024
Türkiye Liderliğinde Kurulan Uluslararası Örgüt EKONOMİK İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ: D-8
DÜNYA’DAKİ ATATÜRK ANITLARI - 27/12/2024
DÜNYA’DAKİ ATATÜRK ANITLARI
KÜÇÜK TÜRKMENİSTAN KURTARILDI - 13/12/2024
KÜÇÜK TÜRKMENİSTAN KURTARILDI
 Devamı
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar35.696035.8391
Euro37.158437.3073
Hava Durumu