Merhaba,

Sonunda beklenen sıcaklar geldi. Klimalar çalıştı. Veeee, her yerde değil ama Hükümet caddesinde elektrikler her gün belirli vakitlerde kesilmeye başladı. Elektriğin bu ilçe ve yaylalarında kesilme sıklığı ve çokluğu kadar başka hiçbir yerde yaşanmadığını iddia edebilirim. Genellikle yaz aylarında çok sık kesinti olur. Bazı açıklamalar şöyledir: “Efendim, yazın herkes klima çalıştırınca Trafo yükü kaldıramıyor”. Olur. Trafoya bir şey olmasın diye, kimse klima çalıştırmasın. Peki, tamam geçen yıl böyleydi. Sen bu açıklamayı yaptın. Bu sene niye o trafoyu güçlendirmedin sorusunu sorabileceğimiz kimse yok. Zaten elektrikle ilgili mevzularda sürekli sınıfta kalan bir mülki amirler hanedanına sahibiz. Bu ilçenin mülki amirleri yani Kaymakam ve Belediye başkanı ben bildim bileli bu ilçenin elektrik sorununu çözmemiş ve çözmeye yeltenmemiştir. Kaç tane derseniz size bu mevzunun 40 yılı olduğunu içinde de 8 belediye başkanı ve sayısını bilmediğim kaymakamın olduğunu söyleyebilirim. Yani ilçemizde elektrik kesintisinin kronikleşmediği tek bir yıl geçirmedik. Toplum olarak yağmur yağdı, sıcak çöktü, poyraz esti, hava soğudu vesaire gibi iklim hareketlerinin elektriği kestiğine inanır hale geldik. Gök gürültüsünü veya yıldırımı inanç sisteminin bir yerine koyan, ilkel korkuları olan ilk insanlara döndük. Hatta bu sistemi geliştirip hiçbir şey olmadığı halde yani havada herhangi bir meteorolojik eğilim olmadığı halde elektrik kesilirse bunu iyiye bile yorduk. Dediğim gibi bunun nedeni, bu konuya ilgisini esirgeyen yerel yöneticilerimiz ve İl genel meclisi üyelerimizdir. İl genel meclisine artık ne deniyor bilmiyorum da sadece adının değiştiğini ve bu konudaki işlevsizliğinin devam ettiğini çok iyi biliyorum.

Bu işlevsizlik sonunda Mut'un insanlarını abonelik kaydı için başkalarının keyfini beklemeye kadar indirgendi. Bunun açılımı şudur: Ey Mut halkı abonelik işlemlerinizi başka bir ilçeden haftada bir gelecek olan ekip yapacak. Ama faturalarınızı gününde ödeyeceksiniz. Çünkü biz öyle istiyoruz. Çünkü sizi yöneten atanmış ve seçilmişler bu duruma hiç ses çıkarmıyor. Bu yüzden bunu hak ediyorsunuz. Bu durum biz istemedikçe değişmeyecek. Ve arkasından kötü adam kahkahası bile atabilir. Bu kronikleşmiş sorunumuza her yıl olduğu gibi bir kez daha değinmiş oldum. Normalde sosyal medya ortamında elektrik dağıtım şirketiyle daha laubali olabiliyorum. Bilenler bilir. Ama burası yeri değil.

Yerel anlamda büyük, global anlamda önemsiz sorunumuzdan sonra bir bölgesel sorunumuz da aşağı yukarı sonuca bağlandı. İsrail ile Mavi Marmara mevzusundan ve “one minute” hadisesinden mütevellit bir gerginliğimiz vardı. Ülkelerin karşılıklı çıkarları ve bölgesel güç gösterileri nedeniyle bu zamana kadar bir orta yol bulunamamıştı. Bu gün için çözüm anlamında İsrail'in Türkiye'nin taleplerini kabul ettiğini öğrendik. Yani kabaca sıralarsak; İsrail özür dileyecek, ölenlerin yakınlarına tazminat ödeyecek ve Gazze'deki ablukayı kaldıracak. Bu sonuncusu bizim meselemiz değildi aslında ama konuyu bu noktaya getiren Gazze'ye giden yardım gemisine yapılanlardı. Bu durum içimizdeki Bizans artıklarının hoşuna gitmedi. Böyle olunca da daha düne kadar Mavi Marmara olayında İsrail'i haklı bulan solucanlar; birden Filistin yanlısı, yok İslamcı, yok anti Siyonist kesiliverdiler. Çünkü İsrail üzerinden hükümete vuracak bir düzlem kalmamıştı. İsrail'in otoritesini kabul etmeli diyenlerin bu beklenen tornistanına şaşırdık mı? Hayır. Bu memlekette bir şeye CHP ve FETÖ karşı çıkıyor, o şeyi durdurmaya sendeletmeye çalışıyorsa, ayak bağı olmaya ne biliyim yargı yoluyla yürütmeyi durdurmaya gayret ediyorsa, parmak sallayıp “anayasa mahkemesine götürürüz” diye ayar çekmeye çalışıyorsa, sahte alimin biri beddualara başlıyorsa; biliniz ki o şey iyi bir şeydir. Biliniz ki o yol düzgün bir yoldur. İyiye doğruya güzele, ilerlemeye ve kalkınmaya dahil her şeye hatta teknolojiye bile karşı çıkan ise kitleyse de kurumsa da kişiyse de kötüdür. Kötü niyetlidir, haindir, ait olma duygusunu hiç yaşamamış bir vatansız ve orta malıdır. Onun bunun uşağıdır. Zavallıdır. Bayram'dan sonra tekrar görüşmek dileğiyle hayırlı günler diliyorum.

Afiyet Olsun.