Merhaba;

Ülkemizde kifayetsiz muhteris kıvamındaki siyasilerin bol olduğu bir parti var. Adı da CHP. Bu partinin vekilleri. Devlete karşı suç işlemiş olanlara destek vermek gibi bir alışkanlık sahibi oldular.

Gazetecilik kisvesi ile vatan hainliği yapanlara, ülkesinden kaçanlara, terör örgütüne, terörün siyasi kanadı kılığındaki hemen herkese destek veren bu vekillerden iki tanesi belki de bu partinin en eski iki ismi.

Bazı yeni isimlerin terörist cenazesine katıldıklarını da gördük. Hatta rezidance zengini bir tanesi katıldığı cenazelerden birinde terörist için salya sümük ağlamıştı.

İşte bu kafanın vekilleri siyaseten rakibi olan bütün her şeyi karşısına alırken, yanına da bu ülkenin düşmanlarını aldı. Ya da ülke düşmanlarının yanında yer almayı seçti. Siyasi kabız ve de müzmin başarısız bir müdürün liderliğinde her gün biraz daha aşağıya düşmeyi becerebilen bir dükkan oldu CHP. Dükkanın müdürü ki kendisi başarısızlık konusunda uzmandır. Bu uzmanlığı için SGK bünyesinde nakise değerlerde müthiş çalışmaları olmuştur. Kaset hikayesinden önce eline verilen birkaç dosya ile Melih Gökçek'in karşısına çıkarılmış. İsmi cilalanmış, olmayan yeteneği varmış gibi gösterilip CHP'nin başına geçmesi için hazırlanmış ve vaktini bekleyen bir piyon olmuştur. Derken eski genel başkana hazırlanan komplo neticesinde dükkanın müdürlüğüne terfi etmiştir. Bu arada hemen belirtelim. Bu mevzudan dolayı Deniz Baykal'ın istifa etmesi onurlu bir davranış falan değildir. Halt etmektir. Sen; ortaya çıkınca güya utanıp istifa edeceğin bir şeyi hiç utanmadan yıllarca yap. Onur ve ahlak gibi dilinden düşürmediğin şeyler hiç aklına gelmesin. Sonra birkaç görüntü ortaya çıkınca istifa et. Niye? Onurluymuş. Sevsinler senin onurunu. İstifa etmesi yediği herzeye tüy dikmektir sadece. İstifa etme. Dik dur. Hatta hiç ihtimal vermem ama yapabilirsen adam gibi yaptığın şeyin arkasında dur. Yok; istifa edeyim ki, bu yüzden bana onurlu demek için bekleyen safları mutlu edeyim. Ama vekillikten istifa etmeyeyim. Hatta yeniden vekil seçileyim. Sahi bu dükkanın bu kasetin senaryosuna bakışı ne? Eğer bu etik değilse bu adamı niye tekrar vekil seçtiniz? Yok normal bir ilişkiyse adamın genel başkanlığını niye aldınız? Bu soruların yanıtı olabilemez. Çünkü dükkan “ihtiyaçtan” bir bedduacıya çoktan satılmış.

İşte dükkanın çalışanlarından olan eski başkan da bir süre sonra diğerlerine uydu ve destek ziyaretlerine başladı. Diğerleri gibi cezaevine değil de cezaevinde olanların eşine destek ziyareti ile başladı. Yok canım aklınıza bir şey gelmesin. Adam neredeyse 80 yaşına geldi. Sadece destek ziyareti. Şimdi bunun iki nedeni olabilir. Birincisi bu destek ziyaretleri ile malum terör partisinin eriyen oylarına talip olma hayali ki bu fikrimce ütopya bile olamaz. Çünkü bu manevranın mülayim CHP'li seçmenin oyunu kaybetmeye yol açtığını bunlar düşünemez. Sadece öz seçmeni kaybetmekle kalırlar. Kıyılarda üstün olan CHP önümüzdeki seçimde sadece plajlarda üstün olacak seviyelere kadar gerileyecektir. İkinci neden ise; diğerleri için değil sadece Deniz için geçerlidir. Kimse yüzüne bakmaz oldu. Konuşacak olsa kimse dinlemez oldu. İddiaya girip şuraya kadar yüzeceğim dese kimse iplemez oldu. Adamın PR'ı düştü. Yükseltmek için de herkesin yaptığını yapmaktan başka bir çare bulamadı. Helal sana Deniz. Yıllardır bu adamın hiçbir numarası olmadığını tipik bir CHP'li olarak her şeye olmaz diyerek parti içi iktidarını koruyan bir kifayetsiz muhteris olduğunu söylerdim. Sonunda haklı çıktım. Bu siyasi ortamda diğer terör sevici vekillerin yaptığından farklı bir şey üretemeyişin de bu tezimi doğruladı. Deniz'den bir şey olmaz, Kemal'den de olmaz, Selin, Sezgin, Muharrem gillerden de bir şey olmaz. CHP'den bu memleketin faydasına bir adım bile gelmez. Dükkanın yeni sahibinin talimatıyla ülkenin düşmanlarıyla iş tutmaktan çekinmeyenler, bu ülkenin gerçek sahipleri tarafından da düşmana uygulanan muameleye tabii tutulacaklardır. Bu gerçek net şekilde CHP'nin önünde dururken bunu daha da netleştirmeye çalışan ziyaretçileri tarih başka türlü yazacaktır. Deniz'in siyasi hayatının sonu da dükkanın sonuyla kafa kafaya gidip aynı anda noktalanacaktır. Yazık oldu Deniz efendiye.

Afiyet olsun